İbn Haldun; Endülüs ve Kuzey Afrika’da siyasî ve ilmî alanda önemli rol oynamış, pek çok âlim ve devlet adamı yetiştirmiş bir aileye mensuptur. İlk eğitimini hayatı boyunca ilim, eğitim ve öğretimle meşgul olmuş babasında almış; ardından Sultan Ebü’l-Hasan’ın mâiyetinde Endülüs’ten Tunus’a göç eden dönemin önde gelen âlimlerinden aklî ve naklî ilimleri tahsil etmiştir. Yetişmesinde en büyük tesire sahip olan hocası Muhammed b. İbrâhim el-Âbilî’den fıkıh usulü, kelâm, mantık, felsefe ve matematik dersleri almış; Fahreddin er-Râzî’nin kelâm ilmindeki usulünü öğrenmiştir.
Elinizdeki bu eser, kelâm usulünün kurucu metinlerinden Fahreddin er-Râzî’nin el-Muhassal’ının, Nasîrüddîn-i Tûsî’nin esere yazdığı Telhîs’inden yararlanılarak bazı ilavelerle kaleme alınmış bir özetidir. İbn Haldun’un, hocası Âbilî’nin etkisiyle telif ettiği eser, İspanya’da Escurial Library’de bulunan müellif hattıyla yazılmış nüshası esas alınarak Türkçeye ilk defa tercüme edilmiştir.
Başkadılık vazifesinin yanı sıra pek çok devlet görevinde bulunmuş, günümüz sosyal bilimlerinin farklı dallarında kurucu kabul edilen İbn Haldun’un henüz on dokuz yaşında iken kelâm ve felsefe alanında ortaya koyduğu eser, onun gibi çok yönlü bir âlimin yetişmesini sağlayan ilmî geleneğin ve istifade etme fırsatını bulduğu son derece verimli ilmî ortamın niteliğini ortaya koyması bakımından dikkat çekicidir.
İbn Haldun; Endülüs ve Kuzey Afrika’da siyasî ve ilmî alanda önemli rol oynamış, pek çok âlim ve devlet adamı yetiştirmiş bir aileye mensuptur. İlk eğitimini hayatı boyunca ilim, eğitim ve öğretimle meşgul olmuş babasında almış; ardından Sultan Ebü’l-Hasan’ın mâiyetinde Endülüs’ten Tunus’a göç eden dönemin önde gelen âlimlerinden aklî ve naklî ilimleri tahsil etmiştir. Yetişmesinde en büyük tesire sahip olan hocası Muhammed b. İbrâhim el-Âbilî’den fıkıh usulü, kelâm, mantık, felsefe ve matematik dersleri almış; Fahreddin er-Râzî’nin kelâm ilmindeki usulünü öğrenmiştir.
Elinizdeki bu eser, kelâm usulünün kurucu metinlerinden Fahreddin er-Râzî’nin el-Muhassal’ının, Nasîrüddîn-i Tûsî’nin esere yazdığı Telhîs’inden yararlanılarak bazı ilavelerle kaleme alınmış bir özetidir. İbn Haldun’un, hocası Âbilî’nin etkisiyle telif ettiği eser, İspanya’da Escurial Library’de bulunan müellif hattıyla yazılmış nüshası esas alınarak Türkçeye ilk defa tercüme edilmiştir.
Başkadılık vazifesinin yanı sıra pek çok devlet görevinde bulunmuş, günümüz sosyal bilimlerinin farklı dallarında kurucu kabul edilen İbn Haldun’un henüz on dokuz yaşında iken kelâm ve felsefe alanında ortaya koyduğu eser, onun gibi çok yönlü bir âlimin yetişmesini sağlayan ilmî geleneğin ve istifade etme fırsatını bulduğu son derece verimli ilmî ortamın niteliğini ortaya koyması bakımından dikkat çekicidir.