Macarka

Stok Kodu:
9786256993211
Boyut:
13.5x21
Sayfa Sayısı:
192
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%22 indirimli
100,00TL
78,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 9,53TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9786256993211
1296494
Macarka
Macarka
78.00

Biz yaşamı hep ciddiye aldık. Onun için hep yalpaladık. Oysa oluruna bırakıp hayatın akışını yaşamak lazımdı. Bu yüzden hep dert sahibi olduk. Mutluluğumuz kısa oldu, yarım yaşadık her şeyi. Sevdanın adını duyduk. Aşkı yüreğimizde yarım hissettik. Sofradan doymadan kalktık. Bazen ihaneti koynumuzdakinden gördük bazen de can dediğimiz canımızdan. Ömür dediğin arpa boyu kadar kısaydı.
Oysa biz hiç bitmez sanıyorduk. Yanıldığımızı en sevdiğimizden darbe yedikten sonra anladık. Yaşamın kıyısında yürüyüp feleğe efelendik haddimizi bilmeden.
Bu kitapta anlattığım hikayelerde olduğu gibi ihanetin en katmerlisini vefasızlığın son durağını yaşadık. Oysa bu dünya denen alemde birkaç gün iyi yaşayıp ektiğimiz çiçekleri kurumadan, diktiğimiz meyva ağaçlarını doyuncaya kadar yemeden çekip gidecektik.
Şimdi dilimizde sözleri yarım yamalak dökülen, makamı ise hep hüzzam olan türküleri söyler olduk.
Biz içimizi türkülere dökmüşüz. Bazen ağlayıp çoğu zamanda güldüğümüz türkülere. Türkü tadında bir hayat beklerken, payımıza hep ağıtlar, uzun havalar düştü. Ömür boyunca hep hasret türküsü duyduk, dinledik. Bazen radyodan bazen komşunun sesinden bazen sevgilinin yanık sesine kulak verdik.
Rüzgar savurdu sonbaharda dökülen yaprak gibi. Sararıp soldu yaşantımız bir parça ekmek için. Hiç uzun boylu hayalerimiz olmadı. Belki de unutulmuş coğrafyanın insanları olduğumuzdan hiç yaşamamış gibi yaşayıp gideceğiz.
Muhlis Şutanrıkulu

 

Biz yaşamı hep ciddiye aldık. Onun için hep yalpaladık. Oysa oluruna bırakıp hayatın akışını yaşamak lazımdı. Bu yüzden hep dert sahibi olduk. Mutluluğumuz kısa oldu, yarım yaşadık her şeyi. Sevdanın adını duyduk. Aşkı yüreğimizde yarım hissettik. Sofradan doymadan kalktık. Bazen ihaneti koynumuzdakinden gördük bazen de can dediğimiz canımızdan. Ömür dediğin arpa boyu kadar kısaydı.
Oysa biz hiç bitmez sanıyorduk. Yanıldığımızı en sevdiğimizden darbe yedikten sonra anladık. Yaşamın kıyısında yürüyüp feleğe efelendik haddimizi bilmeden.
Bu kitapta anlattığım hikayelerde olduğu gibi ihanetin en katmerlisini vefasızlığın son durağını yaşadık. Oysa bu dünya denen alemde birkaç gün iyi yaşayıp ektiğimiz çiçekleri kurumadan, diktiğimiz meyva ağaçlarını doyuncaya kadar yemeden çekip gidecektik.
Şimdi dilimizde sözleri yarım yamalak dökülen, makamı ise hep hüzzam olan türküleri söyler olduk.
Biz içimizi türkülere dökmüşüz. Bazen ağlayıp çoğu zamanda güldüğümüz türkülere. Türkü tadında bir hayat beklerken, payımıza hep ağıtlar, uzun havalar düştü. Ömür boyunca hep hasret türküsü duyduk, dinledik. Bazen radyodan bazen komşunun sesinden bazen sevgilinin yanık sesine kulak verdik.
Rüzgar savurdu sonbaharda dökülen yaprak gibi. Sararıp soldu yaşantımız bir parça ekmek için. Hiç uzun boylu hayalerimiz olmadı. Belki de unutulmuş coğrafyanın insanları olduğumuzdan hiç yaşamamış gibi yaşayıp gideceğiz.
Muhlis Şutanrıkulu

 

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat