Masalını Yitiren Dev, ilkokula on dört yaşında başlayan bir edebiyat adamının, Adnan Binyazar'ın çocukluk ve ilgençlik anılarından oluşuyor. Diyarbakır'da başlayan, yoksulluk içinde geçen bir çocukluk, dağılmış bir aile, çocuk yaşta girilen çalışma hayatı, acımasız koşullar. Anı gibi değilde roman gibi okunan bu kitapta Adnan Binyazar, hayatla olan mücadelesini hiçbir abartıya, duygusallığa yer vermeden, son derece nesnel bir tavırla aktarmış. Yaşadıklarını anlatırken, o günlerin Türkiyesi'nden çok canlı kesitler veriyor. Ağın'dan Diyarbakır'a, Elazığ'dan İstanbul'a Valentino'yu, Möho'yu, Zeko Bibi'yi, birer roman kişisi gibi canlı ve kalıcı kılabiliyor. Adnan Binyazar'ın son derece akıcı bir anlatımla, ustalıkla kullandığı Türkçesiyle kaleme aldığı, bir dönem Türkiye'sine ışık tutan, o günlerden insan manzaraları sunan roman tadındaki anıları ilgiyle okunuyor.
Masalını Yitiren Dev, ilkokula on dört yaşında başlayan bir edebiyat adamının, Adnan Binyazar'ın çocukluk ve ilgençlik anılarından oluşuyor. Diyarbakır'da başlayan, yoksulluk içinde geçen bir çocukluk, dağılmış bir aile, çocuk yaşta girilen çalışma hayatı, acımasız koşullar. Anı gibi değilde roman gibi okunan bu kitapta Adnan Binyazar, hayatla olan mücadelesini hiçbir abartıya, duygusallığa yer vermeden, son derece nesnel bir tavırla aktarmış. Yaşadıklarını anlatırken, o günlerin Türkiyesi'nden çok canlı kesitler veriyor. Ağın'dan Diyarbakır'a, Elazığ'dan İstanbul'a Valentino'yu, Möho'yu, Zeko Bibi'yi, birer roman kişisi gibi canlı ve kalıcı kılabiliyor. Adnan Binyazar'ın son derece akıcı bir anlatımla, ustalıkla kullandığı Türkçesiyle kaleme aldığı, bir dönem Türkiye'sine ışık tutan, o günlerden insan manzaraları sunan roman tadındaki anıları ilgiyle okunuyor.