Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın "Melek Sanmıştım Şeytanı" romanı, yazarın toplumsal meselelere eleştirel bir bakış açısıyla tanındığı ve Türk edebiyatında mizah ile ironinin ustaca kullanıldığı eserlerden biridir. Roman 1943 yılında yayımlanmış olup, ahlaki çöküntüler, toplumdaki ikiyüzlülükler ve insan doğasının karanlık yönlerini ele alır. Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın, toplumun aksayan yönlerini mizahi bir dille eleştirdiği ve yedi öyküsünün bir araya geldiği Melek Sanmıştım Şeytanı eserinde, maruz kaldığı baskının etkisiyle eşini aldatan Hüsnü’nün hikâyesine kendi ağzından tanık oluyoruz. Bu ihanetin neticesinde bir çocuk doğuyor dünyaya. Hüseyin Rahmi, Hüsnü karakteriyle yaşanan olaylar üzerinden fikirlerini okuyucuyla paylaşıyor. “... Aynı ağır işin sorumlusu babalar, karlı bir gecenin şiddetiyle köprü altında titreyen sefil çocuğun vücuduna sebep belki siz olduğunuzu akla getirmekle hiçbir yürek sızısı duymadınız mı?”
Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın "Melek Sanmıştım Şeytanı" romanı, yazarın toplumsal meselelere eleştirel bir bakış açısıyla tanındığı ve Türk edebiyatında mizah ile ironinin ustaca kullanıldığı eserlerden biridir. Roman 1943 yılında yayımlanmış olup, ahlaki çöküntüler, toplumdaki ikiyüzlülükler ve insan doğasının karanlık yönlerini ele alır. Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın, toplumun aksayan yönlerini mizahi bir dille eleştirdiği ve yedi öyküsünün bir araya geldiği Melek Sanmıştım Şeytanı eserinde, maruz kaldığı baskının etkisiyle eşini aldatan Hüsnü’nün hikâyesine kendi ağzından tanık oluyoruz. Bu ihanetin neticesinde bir çocuk doğuyor dünyaya. Hüseyin Rahmi, Hüsnü karakteriyle yaşanan olaylar üzerinden fikirlerini okuyucuyla paylaşıyor. “... Aynı ağır işin sorumlusu babalar, karlı bir gecenin şiddetiyle köprü altında titreyen sefil çocuğun vücuduna sebep belki siz olduğunuzu akla getirmekle hiçbir yürek sızısı duymadınız mı?”