Memleket Hikayeleri

Stok Kodu:
9789750510526
Boyut:
13x20
Sayfa Sayısı:
278
Baskı:
5
Basım Tarihi:
2020-08
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%30 indirimli
230,00TL
161,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 19,68TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9789750510526
1010427
Memleket Hikayeleri
Memleket Hikayeleri
161.00

"Bu kadar çirkinleşen ve kimliğini kendi elleriyle tahrip eden şehirler bende memleket hissi değil, öfke ve öfkeden yorgun düşünce de acıma ve teessüf hissi uyandırıyor. Memleket hissi ile köklere bağlılık arasında bir korelasyon olsa gerek. Bir bütün olarak ülkeme bağlıysam da köklerime bağlı değilim. Çünkü köklerimin nerelere uzandığından habersizim. Köklerinin sızladığını duymayan insan nasıl bir memleket arar ki kendine?"

Kendi şehir arşivini açıyor Ayfer Tunç. Biraz, bu memleketin doğal ve toplumsal coğrafyasını hor ullanışımıza diz döverek...

Biraz Adapazarı, biraz Karasu, biraz İstanbul… "Memleket nere" sorusunun cevabını veremeden bütün memlekete merakî...

Memleket duygusunda bir gezinti; "memleket insanıyla" yarenlik eden hikâyeler... "Çerkez gelinlerinin hürmetkârlığı, Bulgar muhacirlerin çalışkanlığı, Boşnak kızlarının güzelliği... Arnavutların inatçılığı, Lazların siniri, Abhaz erkeklerinin tembelliği, Gürcü kadınlarının huysuzluğu..." Taşra bandosu, Büyük Çarşı'daki fotoğrafçı, kadınlar hamamı, mesire yeri...

Yengeler, gelinler, refakatçiler... Çitlenen ayçekirdeklerinin gürültüsüyle yazlıkçılar... "Sakarya Nehri'nin kıvrılarak genişlediği manzaraya karşı rakı"...Yemekte mutlaka evvela çorba... Piknik tüp, "iyi" çay, sonsuz sohbet... Dere tepe düz giden, kapı kapı gezen, halis muhlis hikâyeler...

Refik Halit Karay'ın 1919'da yayımlanmış Memleket Hikâyeleri'ne selamla.
Ayfer Tunç'un tefer0ruatçı, gören ve dinleyen kaleminden...

"Bu kadar çirkinleşen ve kimliğini kendi elleriyle tahrip eden şehirler bende memleket hissi değil, öfke ve öfkeden yorgun düşünce de acıma ve teessüf hissi uyandırıyor. Memleket hissi ile köklere bağlılık arasında bir korelasyon olsa gerek. Bir bütün olarak ülkeme bağlıysam da köklerime bağlı değilim. Çünkü köklerimin nerelere uzandığından habersizim. Köklerinin sızladığını duymayan insan nasıl bir memleket arar ki kendine?"

Kendi şehir arşivini açıyor Ayfer Tunç. Biraz, bu memleketin doğal ve toplumsal coğrafyasını hor ullanışımıza diz döverek...

Biraz Adapazarı, biraz Karasu, biraz İstanbul… "Memleket nere" sorusunun cevabını veremeden bütün memlekete merakî...

Memleket duygusunda bir gezinti; "memleket insanıyla" yarenlik eden hikâyeler... "Çerkez gelinlerinin hürmetkârlığı, Bulgar muhacirlerin çalışkanlığı, Boşnak kızlarının güzelliği... Arnavutların inatçılığı, Lazların siniri, Abhaz erkeklerinin tembelliği, Gürcü kadınlarının huysuzluğu..." Taşra bandosu, Büyük Çarşı'daki fotoğrafçı, kadınlar hamamı, mesire yeri...

Yengeler, gelinler, refakatçiler... Çitlenen ayçekirdeklerinin gürültüsüyle yazlıkçılar... "Sakarya Nehri'nin kıvrılarak genişlediği manzaraya karşı rakı"...Yemekte mutlaka evvela çorba... Piknik tüp, "iyi" çay, sonsuz sohbet... Dere tepe düz giden, kapı kapı gezen, halis muhlis hikâyeler...

Refik Halit Karay'ın 1919'da yayımlanmış Memleket Hikâyeleri'ne selamla.
Ayfer Tunç'un tefer0ruatçı, gören ve dinleyen kaleminden...

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat