“… Eril ideolojinin çizdiği yolda, bir anlamda yok oluşa doğru sürüklenen kadının, hemen hemen yaşamın her alanında geride kalışı anlatılırken, ekonomik ve psikolojik şiddetin çok boyutlu etkisi, kimi bölümlerde “Bir tür ölüm” diye tanımlanıyor.”
“Yaşlanıp gittiğimizi söylüyoruz ya ezbere, sadece yaşlanmak sözcüğüyle özetlenebilir mi acaba yıllar içinde yaşadığımız değişim? Yaşlanmak değil, başka biri olmak korkuttu beni hep.
Evet, değiştim, dönüştüm daha az ben olan birine.”
Kitapta, özellikle sosyoekonomik düzeyi yüksek, lisans ve lisansüstü öğrenim görmüş kadının maruz kaldığı ekonomik ve psikolojik şiddet, emekli öğretmen Sevda Özgür Kukla’nın yaşamından sunuluyor okuyucuya. Patriyarkal ailede erkeğin yaşadığı zorluğu göz ardı etmeden, kuşaktan kuşağa gerçekleşen kültürel aktarımları önemseyerek.
“… Eril ideolojinin çizdiği yolda, bir anlamda yok oluşa doğru sürüklenen kadının, hemen hemen yaşamın her alanında geride kalışı anlatılırken, ekonomik ve psikolojik şiddetin çok boyutlu etkisi, kimi bölümlerde “Bir tür ölüm” diye tanımlanıyor.”
“Yaşlanıp gittiğimizi söylüyoruz ya ezbere, sadece yaşlanmak sözcüğüyle özetlenebilir mi acaba yıllar içinde yaşadığımız değişim? Yaşlanmak değil, başka biri olmak korkuttu beni hep.
Evet, değiştim, dönüştüm daha az ben olan birine.”
Kitapta, özellikle sosyoekonomik düzeyi yüksek, lisans ve lisansüstü öğrenim görmüş kadının maruz kaldığı ekonomik ve psikolojik şiddet, emekli öğretmen Sevda Özgür Kukla’nın yaşamından sunuluyor okuyucuya. Patriyarkal ailede erkeğin yaşadığı zorluğu göz ardı etmeden, kuşaktan kuşağa gerçekleşen kültürel aktarımları önemseyerek.