Model Bir Kanun Tasarısı Niteliğindeki İsviçre Borçlar Kanunu'nun Genel Hükümleri Hakkındaki 2020 Tasarısı (OR 2020) Hükümlerine İlişkin Açıklamalar
İç hukuk, sosyal hayattaki gelişmeler ve ihtiyaçlar doğrultusunda dinamik yapısıyla her zaman bunlara ayak uydurma, bunu yaparken başka ülke hukuklarındaki gelişmeleri de takip etme ihtiyacı içindedir. Türk Hukuku da bu doğrultuda yenilikçi bir adımla; zamanın gereklerine uyum göstererek ve yabancı hukuklardaki gelişmeleri dikkate alarak 2012 yılında bir revizyona gitmiştir. Bu revizyon hareketine İsviçre Borçlar Kanunu’ndaki gelişmeler de rehber olmuştur. Bu revizyonla Türk Borçlar Kanunu’nun, İsviçre Borçlar Kanunu’ndan farklı bir sistematiği benimsemediği belirtilmelidir. Gerçekten Türk Borçlar Kanunu, İsviçre Borçlar Kanunu’nda olduğu gibi temel kavramlara dokunmamış, borç ilişkisinin kaynakları olarak aynı sırayı izlemiştir. Bunun yanında Türk Borçlar Kanunu, Önceki 818 Sayılı Borçlar Kanunu’nda ve İsviçre Borçlar Kanunu’nda yer almayan; Genel İşlem Koşulları, Tehlike Kuralı, Aşırı İfa Güçlüğü, Sözleşmenin Devri ve Borca Katılma gibi bazı yeniliklere de yer vermiştir.
İsviçre Hukuku’nda ise kısmi değişikliklere veya toptan bir revizyona ihtiyaç olup olmadığı konusu hukukçular arasında tartışma konusudur. Bu tartışma özellikle OR 2020 Tasarısının gündeme getirilmesiyle kendisini göstermiştir. Bu Tasarıyı hazırlayan yazarlar, İsviçre Borçlar Kanunu’nun temel yapısına dokunulmadan; dilde sadeleştirme yapılarak, düzenlemelerdeki boşluklar doldurularak, öğreti ve içtihatlarda çoğunlukla kabul edilen uygulamalar pozitif hükümler haline getirilerek, vatandaşların hukuki sorunlarına kolaylıkla çare bulabileceği bir çalışmanın yapılması gerektiğini, bu çalışmanın aynı zamanda başka yabancı ülke hukukları ve Avrupa Hukuku düzenlemeleriyle de uyumlu olması gerektiğini belirtmişlerdir. Ancak Tasarı, İsviçre Hukukunda hem teorisyenlerin hem de uygulayıcıların ihtiyatlı yaklaşımlarıyla; en başta şimdilik böyle bir değişikliğe ihtiyaç bulunmadığı gerekçesiyle rafa kaldırılmıştır.
Tasarının, şu an için kanunlaşması gündemde olmasa da ileride yapılacak kanun değişiklikleri açısından, getirmiş olduğu düzenlemelerin bir model olarak dikkate alınması mümkündür. Bu noktada İsviçre Borçlar Kanunu’nda yakın zamanda gerçekleştirilen zamanaşımı revizyonunun yürürlüğe girmesi buna çarpıcı bir örnektir. Hukukumuz açısından da Mehaz Kanun olan İsviçre Borçlar Kanunu’ndaki değişikliklerin ve bu değişikliklere ön ayak olan Tasarıların oldukça önem taşıdığı yadsınamaz bir gerçektir. Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün öncülüğünde 1926 yılında İsviçre Medeni Kanunu ve İsviçre Borçlar Kanunu’nun Türk Hukukuna iktibas edilerek yürürlüğe sokulmasıyla İsviçre Hukuku ve Türk Hukuku arasında kurulmuş olan sağlam ve birbiriyle etkileşimli bağ, ilerleyen zamanlarda her iki ülke hukuku arasında ortaya çıkan gelişmelerde paralellik de sağlamıştır.
OR 2020 Tasarısı başka ülke hukuklarındaki (Alman ve Fransız Medeni Kanunları) ve Avrupa Hukuku düzenlemelerindeki (PECL., DCFR., UNIDROIT Prensipleri) eğilimleri ve gelişmeleri dikkate alarak hazırlanmış bir tasarıdır. İşte karşılaştırmalı hukukta yer alan bu düzenlemeleri de göz önünde tutarak sağladığı güncellikle, Tasarı, kayda değer bir düzenleme niteliği taşımakta, hukuk alanındaki gelişmelerin takip edilebilmesi açısından önümüzde örnek bir model olarak durmaktadır.
Bu çalışmaya, ilk kaleme alındığı zamanlarda, OR 2020 Tasarısının ne tür yenilikler ve değişiklikler getirdiği konusuyla sınırlı olacak şekilde okuyucuya yüzeysel bir fikir edindirme amacı hakimdi. Ancak zamanla Tasarının ne açıdan yenilik ve değişiklik getirdiğini ortaya koyabilmek adına konunun, İsviçre Borçlar Kanunu ve Türk Borçlar Kanunu hükümleriyle karşılaştırmalı olarak incelenmesinin gerekli olduğu anlaşılmıştır. Bu doğrultuda Tasarı incelenirken yeri geldikçe Borçlar Hukukunun bazı müesseselerine de değinilmiş, bazı noktalarda detaylı açıklamalarda bulunulmuştur. Ancak bu açıklamaların amacı, Borçlar Hukuku’yla ilgili tüm konuları şerh boyutunda sistematik olarak ayrıntılarıyla incelemek değildir. Bunun yerine; gerektiği ölçüde genel açıklamalarla yetinerek özellikle değişiklikler ve yenilikler üzerinde durmaktır.
İleride belki de daha kapsamlı bir şerh çalışmasının naçizane küçük bir adımı olarak görülebilecek bu çalışmada, OR 2020 Tasarısı hükümlerini genel olarak ve madde madde açıklayan Huguenin/Hilty editörlüğündeki 2013 tarihli eser, Tasarı hakkında şimdiye kadar yazılmış bilimsel çalışmaların azlığı sebebiyle, temel alınan kaynak olmuştur. Ancak çalışmamızda Tasarıyla ilgili doğrudan ilgili diğer bilimsel eserlerden ve Borçlar Hukuku Genel Hükümleri hakkında Türk Hukukunda yayımlanmış temel eserlerden de yararlanılmıştır. Özellikle diğer bilimsel eserler hakkında Tasarı için yapılan eleştirilere de yer verilmiş, yeri geldikçe naçizane değerlendirmelerde bulunmaya ve tavsiyeler sunmaya da çalışılmıştır. İçeriklere ilişkin değerlendirmelerden önce Tasarının hazırlanmasıyla ve geri çekilmesiyle ilgili açıklamalara da yer verilmiştir.
OR 2020 Tasarısı hakkındaki bu çalışmanın, hukukumuzda teorisyenlere ve uygulayıcılara yenilikler ve değişiklikler hakkında genel bir fikir edindirmesi, ayrıca hukukumuzda ileride gerçekleştirilmesi düşünülen kanun değişikliklerinde yol gösterici olması umut edilmektedir. Çalışmada, Tasarı’ya ve İsviçre Borçlar Kanunu’na ilişkin metinlerin Türkçe çevirilerine de yer verildiğinden, bunların da yapılacak bilimsel çalışmalarda yararlı olması temenni edilmektedir.
İç hukuk, sosyal hayattaki gelişmeler ve ihtiyaçlar doğrultusunda dinamik yapısıyla her zaman bunlara ayak uydurma, bunu yaparken başka ülke hukuklarındaki gelişmeleri de takip etme ihtiyacı içindedir. Türk Hukuku da bu doğrultuda yenilikçi bir adımla; zamanın gereklerine uyum göstererek ve yabancı hukuklardaki gelişmeleri dikkate alarak 2012 yılında bir revizyona gitmiştir. Bu revizyon hareketine İsviçre Borçlar Kanunu’ndaki gelişmeler de rehber olmuştur. Bu revizyonla Türk Borçlar Kanunu’nun, İsviçre Borçlar Kanunu’ndan farklı bir sistematiği benimsemediği belirtilmelidir. Gerçekten Türk Borçlar Kanunu, İsviçre Borçlar Kanunu’nda olduğu gibi temel kavramlara dokunmamış, borç ilişkisinin kaynakları olarak aynı sırayı izlemiştir. Bunun yanında Türk Borçlar Kanunu, Önceki 818 Sayılı Borçlar Kanunu’nda ve İsviçre Borçlar Kanunu’nda yer almayan; Genel İşlem Koşulları, Tehlike Kuralı, Aşırı İfa Güçlüğü, Sözleşmenin Devri ve Borca Katılma gibi bazı yeniliklere de yer vermiştir.
İsviçre Hukuku’nda ise kısmi değişikliklere veya toptan bir revizyona ihtiyaç olup olmadığı konusu hukukçular arasında tartışma konusudur. Bu tartışma özellikle OR 2020 Tasarısının gündeme getirilmesiyle kendisini göstermiştir. Bu Tasarıyı hazırlayan yazarlar, İsviçre Borçlar Kanunu’nun temel yapısına dokunulmadan; dilde sadeleştirme yapılarak, düzenlemelerdeki boşluklar doldurularak, öğreti ve içtihatlarda çoğunlukla kabul edilen uygulamalar pozitif hükümler haline getirilerek, vatandaşların hukuki sorunlarına kolaylıkla çare bulabileceği bir çalışmanın yapılması gerektiğini, bu çalışmanın aynı zamanda başka yabancı ülke hukukları ve Avrupa Hukuku düzenlemeleriyle de uyumlu olması gerektiğini belirtmişlerdir. Ancak Tasarı, İsviçre Hukukunda hem teorisyenlerin hem de uygulayıcıların ihtiyatlı yaklaşımlarıyla; en başta şimdilik böyle bir değişikliğe ihtiyaç bulunmadığı gerekçesiyle rafa kaldırılmıştır.
Tasarının, şu an için kanunlaşması gündemde olmasa da ileride yapılacak kanun değişiklikleri açısından, getirmiş olduğu düzenlemelerin bir model olarak dikkate alınması mümkündür. Bu noktada İsviçre Borçlar Kanunu’nda yakın zamanda gerçekleştirilen zamanaşımı revizyonunun yürürlüğe girmesi buna çarpıcı bir örnektir. Hukukumuz açısından da Mehaz Kanun olan İsviçre Borçlar Kanunu’ndaki değişikliklerin ve bu değişikliklere ön ayak olan Tasarıların oldukça önem taşıdığı yadsınamaz bir gerçektir. Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün öncülüğünde 1926 yılında İsviçre Medeni Kanunu ve İsviçre Borçlar Kanunu’nun Türk Hukukuna iktibas edilerek yürürlüğe sokulmasıyla İsviçre Hukuku ve Türk Hukuku arasında kurulmuş olan sağlam ve birbiriyle etkileşimli bağ, ilerleyen zamanlarda her iki ülke hukuku arasında ortaya çıkan gelişmelerde paralellik de sağlamıştır.
OR 2020 Tasarısı başka ülke hukuklarındaki (Alman ve Fransız Medeni Kanunları) ve Avrupa Hukuku düzenlemelerindeki (PECL., DCFR., UNIDROIT Prensipleri) eğilimleri ve gelişmeleri dikkate alarak hazırlanmış bir tasarıdır. İşte karşılaştırmalı hukukta yer alan bu düzenlemeleri de göz önünde tutarak sağladığı güncellikle, Tasarı, kayda değer bir düzenleme niteliği taşımakta, hukuk alanındaki gelişmelerin takip edilebilmesi açısından önümüzde örnek bir model olarak durmaktadır.
Bu çalışmaya, ilk kaleme alındığı zamanlarda, OR 2020 Tasarısının ne tür yenilikler ve değişiklikler getirdiği konusuyla sınırlı olacak şekilde okuyucuya yüzeysel bir fikir edindirme amacı hakimdi. Ancak zamanla Tasarının ne açıdan yenilik ve değişiklik getirdiğini ortaya koyabilmek adına konunun, İsviçre Borçlar Kanunu ve Türk Borçlar Kanunu hükümleriyle karşılaştırmalı olarak incelenmesinin gerekli olduğu anlaşılmıştır. Bu doğrultuda Tasarı incelenirken yeri geldikçe Borçlar Hukukunun bazı müesseselerine de değinilmiş, bazı noktalarda detaylı açıklamalarda bulunulmuştur. Ancak bu açıklamaların amacı, Borçlar Hukuku’yla ilgili tüm konuları şerh boyutunda sistematik olarak ayrıntılarıyla incelemek değildir. Bunun yerine; gerektiği ölçüde genel açıklamalarla yetinerek özellikle değişiklikler ve yenilikler üzerinde durmaktır.
İleride belki de daha kapsamlı bir şerh çalışmasının naçizane küçük bir adımı olarak görülebilecek bu çalışmada, OR 2020 Tasarısı hükümlerini genel olarak ve madde madde açıklayan Huguenin/Hilty editörlüğündeki 2013 tarihli eser, Tasarı hakkında şimdiye kadar yazılmış bilimsel çalışmaların azlığı sebebiyle, temel alınan kaynak olmuştur. Ancak çalışmamızda Tasarıyla ilgili doğrudan ilgili diğer bilimsel eserlerden ve Borçlar Hukuku Genel Hükümleri hakkında Türk Hukukunda yayımlanmış temel eserlerden de yararlanılmıştır. Özellikle diğer bilimsel eserler hakkında Tasarı için yapılan eleştirilere de yer verilmiş, yeri geldikçe naçizane değerlendirmelerde bulunmaya ve tavsiyeler sunmaya da çalışılmıştır. İçeriklere ilişkin değerlendirmelerden önce Tasarının hazırlanmasıyla ve geri çekilmesiyle ilgili açıklamalara da yer verilmiştir.
OR 2020 Tasarısı hakkındaki bu çalışmanın, hukukumuzda teorisyenlere ve uygulayıcılara yenilikler ve değişiklikler hakkında genel bir fikir edindirmesi, ayrıca hukukumuzda ileride gerçekleştirilmesi düşünülen kanun değişikliklerinde yol gösterici olması umut edilmektedir. Çalışmada, Tasarı’ya ve İsviçre Borçlar Kanunu’na ilişkin metinlerin Türkçe çevirilerine de yer verildiğinden, bunların da yapılacak bilimsel çalışmalarda yararlı olması temenni edilmektedir.