Modernlik Kehanetleri

Stok Kodu:
9786258452808
Boyut:
13x19.5
Sayfa Sayısı:
352
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023-07
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%20 indirimli
228,00TL
182,40TL
Taksitli fiyat: 9 x 22,29TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9786258452808
1301271
Modernlik Kehanetleri
Modernlik Kehanetleri
182.40

Modernlik felsefi kuruluşunda kehanetin güçlü çağrışımlarını bilimsel kesinlik arayışıyla sınırlamıştır. Descartes kesinlik araştırmasında meşhur “cin”i başından savarken kâhinin yerini modern bilim adamı/filozof alır. Ne var ki Descartes’ın kendisi de bir modernlik kehaneti ortaya koyar: Modernlik şaşmaz yasalarla düzenlenen, doğanın nesneye dönüştüğü, şeylerin ve toplumun apaçık olduğu bir kesinlikler evrenidir. Bunu, modern toplumun ilk eleştirmenlerinden Rousseau’nun kehaneti takip eder: Modernlik, tarihin “tamahkâr bir tüccar” gibi ilerlemesiyle yüreğin yabancılaştığı bir bozulma dünyasıdır. Eski bir efsane olan Faust, Goethe’nin kaleminde tam da bu kehanetleri takiben modernliğin hep inkâr ederek ilerleyen ruhuna dönüşmüştür. Goethe ve Alman romantiklerini modern ruhun zaman/tarih aracılığıyla kaçınılmaz bir biçimde yabancılaşarak ilerlediğini söyleyen Hegel takip eder. Marx’ın katı olan her şeyin buharlaştığı modern-kapitalist topluma dair unutulmaz kehaneti de kendinden önceki modernlik kehanetlerinin mirasçısıdır. Baudelaire şiirindeki zaman sıkıntısı, Madam Bovary’nin baştan çıkarılması bu modernlik kehanetlerini söylemsel olarak pekiştirir. Weber, modern rasyonaliteyi formüle eder: Dünyanın büyüsünün bozulması. Simmel, metropolün tinsel hayatını anlatırken bu kehanetleri alır ve toplumsal bir ruhla yeniden işler. Benjamin ise bütün bu modernlik kehanetlerini mesiyanik bir ruhla toplar ve modernliğe karşı yeni bir bakış açısına evirir. 
Eğer modern bir toplumda yaşıyorsak modernlik kehanetleri bizi halen ilgilendiriyor demektir.

Modernlik felsefi kuruluşunda kehanetin güçlü çağrışımlarını bilimsel kesinlik arayışıyla sınırlamıştır. Descartes kesinlik araştırmasında meşhur “cin”i başından savarken kâhinin yerini modern bilim adamı/filozof alır. Ne var ki Descartes’ın kendisi de bir modernlik kehaneti ortaya koyar: Modernlik şaşmaz yasalarla düzenlenen, doğanın nesneye dönüştüğü, şeylerin ve toplumun apaçık olduğu bir kesinlikler evrenidir. Bunu, modern toplumun ilk eleştirmenlerinden Rousseau’nun kehaneti takip eder: Modernlik, tarihin “tamahkâr bir tüccar” gibi ilerlemesiyle yüreğin yabancılaştığı bir bozulma dünyasıdır. Eski bir efsane olan Faust, Goethe’nin kaleminde tam da bu kehanetleri takiben modernliğin hep inkâr ederek ilerleyen ruhuna dönüşmüştür. Goethe ve Alman romantiklerini modern ruhun zaman/tarih aracılığıyla kaçınılmaz bir biçimde yabancılaşarak ilerlediğini söyleyen Hegel takip eder. Marx’ın katı olan her şeyin buharlaştığı modern-kapitalist topluma dair unutulmaz kehaneti de kendinden önceki modernlik kehanetlerinin mirasçısıdır. Baudelaire şiirindeki zaman sıkıntısı, Madam Bovary’nin baştan çıkarılması bu modernlik kehanetlerini söylemsel olarak pekiştirir. Weber, modern rasyonaliteyi formüle eder: Dünyanın büyüsünün bozulması. Simmel, metropolün tinsel hayatını anlatırken bu kehanetleri alır ve toplumsal bir ruhla yeniden işler. Benjamin ise bütün bu modernlik kehanetlerini mesiyanik bir ruhla toplar ve modernliğe karşı yeni bir bakış açısına evirir. 
Eğer modern bir toplumda yaşıyorsak modernlik kehanetleri bizi halen ilgilendiriyor demektir.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat