-Kâdı Abdülcebbâr Örneği-
Çalışmamızda tematik sorular arasında teolojik antropolojiye ilişkin meseleler merkezi bir yer işgal eder. Bu sorulardan bazıları şu şekilde sıralanabilir: İnsanın mahiyeti nedir? İnsanın bir özü var mıdır; bu öz, insanın ruhu mudur? İnsan salt maddi bir yapı mıdır? İnsanda ruh-beden dikotomisi var mıdır? Çalışmamızda insanın yapısıyla ilgili bu tür sorulardan başlayıp, daha sonra Kâdı’nın düşünce yahut akletme konusunda ne tür unsurlar gündeme getirdiğini tartışmayı amaçladık. İnsanın var olma potansiyelinin ne olduğu ve insanı var eden yaratıcının onunla ne tür bir ilişki içinde olduğu gibi sorular, çeşitli disiplinler tarafından farklı gerekçelerle gündeme getirilmiş olsa da Mutezilî düşünce ve özellikle Kâdı bağlamında müstakil bir çalışma olarak sunulmamıştır. Çalışmamız bu alandaki eksikliği giderme gayreti olarak görülebilir.
-Kâdı Abdülcebbâr Örneği-
Çalışmamızda tematik sorular arasında teolojik antropolojiye ilişkin meseleler merkezi bir yer işgal eder. Bu sorulardan bazıları şu şekilde sıralanabilir: İnsanın mahiyeti nedir? İnsanın bir özü var mıdır; bu öz, insanın ruhu mudur? İnsan salt maddi bir yapı mıdır? İnsanda ruh-beden dikotomisi var mıdır? Çalışmamızda insanın yapısıyla ilgili bu tür sorulardan başlayıp, daha sonra Kâdı’nın düşünce yahut akletme konusunda ne tür unsurlar gündeme getirdiğini tartışmayı amaçladık. İnsanın var olma potansiyelinin ne olduğu ve insanı var eden yaratıcının onunla ne tür bir ilişki içinde olduğu gibi sorular, çeşitli disiplinler tarafından farklı gerekçelerle gündeme getirilmiş olsa da Mutezilî düşünce ve özellikle Kâdı bağlamında müstakil bir çalışma olarak sunulmamıştır. Çalışmamız bu alandaki eksikliği giderme gayreti olarak görülebilir.