Kurtuluş Savaşı sonrasında 30 Ocak 1923 tarihinde Yunanistan'la imzalanan "Türk-Yunan Nüfus Mübadelesi'ne İlişkin Sözleşme ve Protokol", aslında fiilen başlamış olan karşılıklı göç olgusuna yasal ve hakkaniyete dayalı bir çerçeve oluşturma amacındaydı. "Mübadele" olarak adlandırılan olgu ve "mübadiller" genellikle bıraktıkları topraklardaki kültürleri, yöresel tarihleri, tarihi yapıları açısından incelendiler. Yüzyıllardır yaşadıkları toprakları bırakarak Anadolu'ya "yeni vatan"larına kavuşanların karşılaştıkları zorluklar, yerleşimler, yeni kurdukları hayatlar, kimi bilimsel araştırmalara konu oldu. Kitap, genç Türkiye Cumhuriyeti'nin yeni gelen yurttaşlarını yerleştirme; konut ve 'örnek köyler' kurma; savaş yorgunu ve yanık kentleri onarma konusundaki mimari ve planlama karar ve etkinliklerine ilk kez ışık tutuyor.
Kurtuluş Savaşı sonrasında 30 Ocak 1923 tarihinde Yunanistan'la imzalanan "Türk-Yunan Nüfus Mübadelesi'ne İlişkin Sözleşme ve Protokol", aslında fiilen başlamış olan karşılıklı göç olgusuna yasal ve hakkaniyete dayalı bir çerçeve oluşturma amacındaydı. "Mübadele" olarak adlandırılan olgu ve "mübadiller" genellikle bıraktıkları topraklardaki kültürleri, yöresel tarihleri, tarihi yapıları açısından incelendiler. Yüzyıllardır yaşadıkları toprakları bırakarak Anadolu'ya "yeni vatan"larına kavuşanların karşılaştıkları zorluklar, yerleşimler, yeni kurdukları hayatlar, kimi bilimsel araştırmalara konu oldu. Kitap, genç Türkiye Cumhuriyeti'nin yeni gelen yurttaşlarını yerleştirme; konut ve 'örnek köyler' kurma; savaş yorgunu ve yanık kentleri onarma konusundaki mimari ve planlama karar ve etkinliklerine ilk kez ışık tutuyor.