1912 Balkan Savaşı sonrasında Yunanistan ve Makedonya'da, 500.000 civarında Müslüman nüfus yaşamaya devam ediyordu. Özellikle, Selanik, Kavala, Üsküp ve Drama çevrelerindeki yerleşimler, diğer yerlere oranla daha fazlaydı. 1913-1915 yılları arasında, Yunanistan topraklarında Müslüman nüfus hızla azalmaya başladı ve yaklaşık yüzde 30'una yakını, Anadolu'ya gitmek için yaşadığı yerlerden ayrıldı. Savaş sonrasında, Yunanistan'ın idaresi altına giren Makedonya ve Epir'den Osmanlı topraklarına göç eden Müslüman nüfus 200.000'den fazlaydı ve çoğunlukla Anadolu Yörükleri ile Konya'dan göç eden, Bektaşi ve Mevlevilerden oluşuyordu. Hepsinin ana dili Türkçeydi ve Anavatandan uzakta, yüz yıllardır, gelenek ve göreneklerini sürdürerek yaşatmaktaydılar. Ege Adalarında yaşayan Müslümanlar ise ataları yine Anadolu'dan gelen Türklerdi. 1923 yılında Lozan Barış Antlaşması'na ek olarak yapılan sözleşme uyarınca gerçekleşen, “Türkiye-Yunanistan Nüfus Mübadelesi”, Ülke vatandaşlarının din esasına dayalı, zorunlu yer değiştirme olayıdır. Anlaşma öncesi ve sonrasında göçe tabi tutulan kişilere ise Mübadil denildi. Mübadele ile 1.200.000, Ortodoks Hristiyan Rum, Anadolu'dan Yunanistan'a; 500.000 Müslüman Türk de Yunanistan'dan, Türkiye'ye göç etmek zorunda kalmıştı. Anadolu ve Trakya'nın çeşitli yerlerine yerleştirilen Müslüman Türkler, göç sırasında ve sonrasında pek çok acıları yaşadılar ve genellikle bildikleri ve yaptıkları işleri sürdürmeye devam ettiler. Yeryüzünün bu en büyük göç olgusunun sayılardan daha çok, yaşananların birer öyküsü olarak bilinmesi ve anılması gerekiyor. Sonraki kuşak Mübadiller ise bunu başarılı olarak sürdürüyorlar.
1912 Balkan Savaşı sonrasında Yunanistan ve Makedonya'da, 500.000 civarında Müslüman nüfus yaşamaya devam ediyordu. Özellikle, Selanik, Kavala, Üsküp ve Drama çevrelerindeki yerleşimler, diğer yerlere oranla daha fazlaydı. 1913-1915 yılları arasında, Yunanistan topraklarında Müslüman nüfus hızla azalmaya başladı ve yaklaşık yüzde 30'una yakını, Anadolu'ya gitmek için yaşadığı yerlerden ayrıldı. Savaş sonrasında, Yunanistan'ın idaresi altına giren Makedonya ve Epir'den Osmanlı topraklarına göç eden Müslüman nüfus 200.000'den fazlaydı ve çoğunlukla Anadolu Yörükleri ile Konya'dan göç eden, Bektaşi ve Mevlevilerden oluşuyordu. Hepsinin ana dili Türkçeydi ve Anavatandan uzakta, yüz yıllardır, gelenek ve göreneklerini sürdürerek yaşatmaktaydılar. Ege Adalarında yaşayan Müslümanlar ise ataları yine Anadolu'dan gelen Türklerdi. 1923 yılında Lozan Barış Antlaşması'na ek olarak yapılan sözleşme uyarınca gerçekleşen, “Türkiye-Yunanistan Nüfus Mübadelesi”, Ülke vatandaşlarının din esasına dayalı, zorunlu yer değiştirme olayıdır. Anlaşma öncesi ve sonrasında göçe tabi tutulan kişilere ise Mübadil denildi. Mübadele ile 1.200.000, Ortodoks Hristiyan Rum, Anadolu'dan Yunanistan'a; 500.000 Müslüman Türk de Yunanistan'dan, Türkiye'ye göç etmek zorunda kalmıştı. Anadolu ve Trakya'nın çeşitli yerlerine yerleştirilen Müslüman Türkler, göç sırasında ve sonrasında pek çok acıları yaşadılar ve genellikle bildikleri ve yaptıkları işleri sürdürmeye devam ettiler. Yeryüzünün bu en büyük göç olgusunun sayılardan daha çok, yaşananların birer öyküsü olarak bilinmesi ve anılması gerekiyor. Sonraki kuşak Mübadiller ise bunu başarılı olarak sürdürüyorlar.