Osmanlı İmparatorluğu; 1877-1878 Osmanlı – Rus Savaşı'ndan sonra yaşadığı çalkantı, kargaşa, başıbozukluk, öngörüsüzlük ve diğer sebeplerle vahim olaylar yaşadı ve ardından Ermenilere ıslahatı öngören iki antlaşmaya imza atmak zorunda kaldı. Batılı güçler, o iki antlaşmayla Osmanlı'dan, Ermenileri Kürtler ve Çerkeslerden koruma sözü ve taahhüdü istiyordu. Bu madde, Ermenileri iştahlandırdı; önce ıslahat, ardından da bağımsız bir devlete kapı aralayacağı umudu onları daha da saldırganlaştırdı.Ermeni tehcir olaylarının arka yüzünü eleştirel bir dille gözler önüne seren yazar; Ermenilerin, Anadolu'dan göçüp giderlerken arkalarında bıraktıkları kanlarının yasını yüreklerine nasıl kazıdıklarını yazarın dilinden yaşayarak öğreneceksiniz.
“Milletimizi suçlamayınız; Türkiye'de Ermeni kırımı değil, bir Türk – Ermeni (mukatelesi) vuruşması vardır. Arkadan vurdular, biz de vurduk.”
- Ziya Gökalp
Osmanlı İmparatorluğu; 1877-1878 Osmanlı – Rus Savaşı'ndan sonra yaşadığı çalkantı, kargaşa, başıbozukluk, öngörüsüzlük ve diğer sebeplerle vahim olaylar yaşadı ve ardından Ermenilere ıslahatı öngören iki antlaşmaya imza atmak zorunda kaldı. Batılı güçler, o iki antlaşmayla Osmanlı'dan, Ermenileri Kürtler ve Çerkeslerden koruma sözü ve taahhüdü istiyordu. Bu madde, Ermenileri iştahlandırdı; önce ıslahat, ardından da bağımsız bir devlete kapı aralayacağı umudu onları daha da saldırganlaştırdı.Ermeni tehcir olaylarının arka yüzünü eleştirel bir dille gözler önüne seren yazar; Ermenilerin, Anadolu'dan göçüp giderlerken arkalarında bıraktıkları kanlarının yasını yüreklerine nasıl kazıdıklarını yazarın dilinden yaşayarak öğreneceksiniz.
“Milletimizi suçlamayınız; Türkiye'de Ermeni kırımı değil, bir Türk – Ermeni (mukatelesi) vuruşması vardır. Arkadan vurdular, biz de vurduk.”
- Ziya Gökalp