Sonuna kadar yürümediğin yollar seni unutur…
Haziran başlarında bir akşamüstü sırtımda çantamla evin kapısını açtığımda içeride beni bekleyen, hiç alışılmadık bir sessizlikti. Annemin hıçkırıkları ve kardeşlerimin sessiz gözyaşları açık bir matem havası estiriyordu. Ailemizin tüm fertleri o an o salonda toplanmıştı. Aramızda olmayan yalnızca babamdı.
Özgürlük, varlığınızı geriye doğru bütün koşullanmaların dışında tutabilmektir. Fakat en kusursuz irade bile o koşullanmaların karşısında güçsüz kalabilir. Bu yüzden özgürlük, hep bir ütopya kadar uzaktır.
Bu roman, kendi hayatının hiç kimsesi olamayanlar için yazıldı…
Sonuna kadar yürümediğin yollar seni unutur…
Haziran başlarında bir akşamüstü sırtımda çantamla evin kapısını açtığımda içeride beni bekleyen, hiç alışılmadık bir sessizlikti. Annemin hıçkırıkları ve kardeşlerimin sessiz gözyaşları açık bir matem havası estiriyordu. Ailemizin tüm fertleri o an o salonda toplanmıştı. Aramızda olmayan yalnızca babamdı.
Özgürlük, varlığınızı geriye doğru bütün koşullanmaların dışında tutabilmektir. Fakat en kusursuz irade bile o koşullanmaların karşısında güçsüz kalabilir. Bu yüzden özgürlük, hep bir ütopya kadar uzaktır.
Bu roman, kendi hayatının hiç kimsesi olamayanlar için yazıldı…