Okan ve Birce, birer maceraperest.
Ailecek gittikleri Yunanistan gezisinde, mitolojik tanrı heykellerinin sergilendiği müzede, onları sandıklarından çok daha büyük bir serüven bekliyor!
Müzede, tüm heybetiyle karşılarına çıkan heykelin bir eli boş.
Bir cismi fırlatmak üzere olduğu belli. Ama neyi?
Heykelin elinde tuttuğu cisim şimşekse, Zeus; üç oklu mızraksa, Poseidon!
Ve kimsenin bulamadığı bu sırrı çözmek, bilin bakalım kime kalıyor!
Ceyda Öncel, eğlenceli bir dille, Antik Yunan hakkında bilgi verirken, aynı zamanda okuru, soluk kesen bir maceraya ortak ediyor.
“Zeus’un kahkahası hâlâ kulaklarımda çınlıyor ve irkiliyorum. Tüylerim diken diken.”
Okan ve Birce, birer maceraperest.
Ailecek gittikleri Yunanistan gezisinde, mitolojik tanrı heykellerinin sergilendiği müzede, onları sandıklarından çok daha büyük bir serüven bekliyor!
Müzede, tüm heybetiyle karşılarına çıkan heykelin bir eli boş.
Bir cismi fırlatmak üzere olduğu belli. Ama neyi?
Heykelin elinde tuttuğu cisim şimşekse, Zeus; üç oklu mızraksa, Poseidon!
Ve kimsenin bulamadığı bu sırrı çözmek, bilin bakalım kime kalıyor!
Ceyda Öncel, eğlenceli bir dille, Antik Yunan hakkında bilgi verirken, aynı zamanda okuru, soluk kesen bir maceraya ortak ediyor.
“Zeus’un kahkahası hâlâ kulaklarımda çınlıyor ve irkiliyorum. Tüylerim diken diken.”