İster eleştirel yaklaşsın isterse savunsun, ele aldığı hiçbir metne veya müellife karşı insafı ve hakkaniyeti terk etmeyen Nasîruddin Tûsî'nin düşüncesinde kategorilerin hem felsefî hem de kelâmî bir bağlamı vardır. İbn Sînâ ve Gazzâlî sonrası ortaya konan kategorilerle alakalı birikimi dikkate alan, yeri geldiğinde de doğrudan Aristoteles'in fikirlerini öne çıkaran Tûsî var olan şeyleri, ister mümkün varlıklar olarak, isterse sonradan var edilmiş varlıklar olarak kategorilerle tasnif etmiş ve kategoriler düşüncesini mantık/felsefe ve kelâm dengesi içerisinde yorumlamıştır.
İster eleştirel yaklaşsın isterse savunsun, ele aldığı hiçbir metne veya müellife karşı insafı ve hakkaniyeti terk etmeyen Nasîruddin Tûsî'nin düşüncesinde kategorilerin hem felsefî hem de kelâmî bir bağlamı vardır. İbn Sînâ ve Gazzâlî sonrası ortaya konan kategorilerle alakalı birikimi dikkate alan, yeri geldiğinde de doğrudan Aristoteles'in fikirlerini öne çıkaran Tûsî var olan şeyleri, ister mümkün varlıklar olarak, isterse sonradan var edilmiş varlıklar olarak kategorilerle tasnif etmiş ve kategoriler düşüncesini mantık/felsefe ve kelâm dengesi içerisinde yorumlamıştır.