İtalyan operasının 19. yüzyıl İstanbulu'nda ciddi anlamda filizlenmeye başlayarak geliştiği Beyoğlu'ndaki Naum Tiyatrosu, yandığı 1870 yılına kadar yaklaşık 30 yıl boyunca şehrin kültür ve sanat hayatında çok önemli bir rol oynamıştı. Bugün yerinde Çiçek Pasajı'nın bulunduğu sahne ilk olarak ilüzyonist Bartolomeo Bosco tarafından inşa edilmiş ve ardından idare arsa sahibi olan Halepli Naum ailesine geçerek zaman içerisinde Naum Tiyatrosu adını almıştı. 1848'de kârgir olarak yeniden inşa edilen bina, Sultan Abdülmecid'in de maddi ve manevi desteğini almış ve İstanbul'da opera sahneleme imtiyazını da kazanarak bir tür imparatorluk tiyatrosu haline gelmişti.
Emre Aracı'nın yerli ve yabancı pek çok kaynağı tarayıp, arşiv belgelerini inceleyerek bir araya getirdiği bu kaynak kitapta, Naum Tiyatrosu inşaatından yok oluşuna, sanatçı profilinden seyirci mozaiğine, sahnelenen opera repertuvarından varyete temsillerine, karnaval balolarından yaşanan skandallara kadar pek çok değişik yönüyle ilk defa kapsamlı bir şekilde ele alınıyor. Temel atma töreninde Gaetano Donizetti'nin ağabeyi Giuseppe Donizetti'nin hazır bulunduğu, Gustave Flaubert'in Lucia di Lammermoor operasını seyrettiği, Sultan Abdülaziz ile birlikte istikbâlin İngiltere kralı 7.Edward ve eşinin, ardından Avusturya İmparatoru Franz Joseph'in opera izledikleri, sahnesinde La Scala'dan, Metropolitan Operası'na, Covent Garden'dan Viyana Operası'na kadar kariyer yapan değişik sanatçıların rol aldığı, Callisto Guatelli'nin operalar sahnelediği, Angelo Mariani ve Luigi Arditi gibi önemli şeflerin direktörlük yaptıkları, Adelaide Ristori'nin başrole çıktığı, Henryk Wieniawski ve Pablo de Sarasate'nin konser verdiği, Charles Dickens'in dünya basınına tanıttığı Naum Tiyatrosu'nun burada ortaya çıkan şaşırtıcı tarihçesi İstanbul'un bir buçuk asır önceki kültür hayatına yakından tanık olmamızı sağlıyor. Naum Tiyatrosu - 19. Yüzyıl İstanbulu'nun İtalyan Operası operaseven ve Türkiye'nin tarihsel opera serüvenini merak eden herkesin okuması gereken bir başvuru kaynağı niteliğinde.
İtalyan operasının 19. yüzyıl İstanbulu'nda ciddi anlamda filizlenmeye başlayarak geliştiği Beyoğlu'ndaki Naum Tiyatrosu, yandığı 1870 yılına kadar yaklaşık 30 yıl boyunca şehrin kültür ve sanat hayatında çok önemli bir rol oynamıştı. Bugün yerinde Çiçek Pasajı'nın bulunduğu sahne ilk olarak ilüzyonist Bartolomeo Bosco tarafından inşa edilmiş ve ardından idare arsa sahibi olan Halepli Naum ailesine geçerek zaman içerisinde Naum Tiyatrosu adını almıştı. 1848'de kârgir olarak yeniden inşa edilen bina, Sultan Abdülmecid'in de maddi ve manevi desteğini almış ve İstanbul'da opera sahneleme imtiyazını da kazanarak bir tür imparatorluk tiyatrosu haline gelmişti.
Emre Aracı'nın yerli ve yabancı pek çok kaynağı tarayıp, arşiv belgelerini inceleyerek bir araya getirdiği bu kaynak kitapta, Naum Tiyatrosu inşaatından yok oluşuna, sanatçı profilinden seyirci mozaiğine, sahnelenen opera repertuvarından varyete temsillerine, karnaval balolarından yaşanan skandallara kadar pek çok değişik yönüyle ilk defa kapsamlı bir şekilde ele alınıyor. Temel atma töreninde Gaetano Donizetti'nin ağabeyi Giuseppe Donizetti'nin hazır bulunduğu, Gustave Flaubert'in Lucia di Lammermoor operasını seyrettiği, Sultan Abdülaziz ile birlikte istikbâlin İngiltere kralı 7.Edward ve eşinin, ardından Avusturya İmparatoru Franz Joseph'in opera izledikleri, sahnesinde La Scala'dan, Metropolitan Operası'na, Covent Garden'dan Viyana Operası'na kadar kariyer yapan değişik sanatçıların rol aldığı, Callisto Guatelli'nin operalar sahnelediği, Angelo Mariani ve Luigi Arditi gibi önemli şeflerin direktörlük yaptıkları, Adelaide Ristori'nin başrole çıktığı, Henryk Wieniawski ve Pablo de Sarasate'nin konser verdiği, Charles Dickens'in dünya basınına tanıttığı Naum Tiyatrosu'nun burada ortaya çıkan şaşırtıcı tarihçesi İstanbul'un bir buçuk asır önceki kültür hayatına yakından tanık olmamızı sağlıyor. Naum Tiyatrosu - 19. Yüzyıl İstanbulu'nun İtalyan Operası operaseven ve Türkiye'nin tarihsel opera serüvenini merak eden herkesin okuması gereken bir başvuru kaynağı niteliğinde.