Unutabilseydim bütün bildiklerimi yahut öğrenebilseydim bilmediklerimi
ne rahat olurdum Mimar-ressam-yazar Cihat Burak’ın en az bilinen tarafına ışık tutan Ne Rahat Olurdum sanatçının 1940’lı yıllara ait bir defterinde kalmış, çoğu Osmanlıca kaleme alınmış şiirlerini bir araya getiriyor.
Özel bir külliyatın önemli bir parçası olarak Ömer Faruk Şerifoğlu tarafından hazırlanan ve ilk kez topluca yayımlanan bu şiirler,
Burak’ın resimlerine ve öykülerine aşina olanlar kadar, henüz onun evreniyle tanışmamış okurlar için de anlamlı bir keşif niteliğinde:
Haydar Ergülen’in deyimiyle, yalnızlığını kalabalıklar arasında gezdirerek kalınlaştıran bir “yalnız çelebi”nin şenlikli hüznü...
Unutabilseydim bütün bildiklerimi yahut öğrenebilseydim bilmediklerimi
ne rahat olurdum Mimar-ressam-yazar Cihat Burak’ın en az bilinen tarafına ışık tutan Ne Rahat Olurdum sanatçının 1940’lı yıllara ait bir defterinde kalmış, çoğu Osmanlıca kaleme alınmış şiirlerini bir araya getiriyor.
Özel bir külliyatın önemli bir parçası olarak Ömer Faruk Şerifoğlu tarafından hazırlanan ve ilk kez topluca yayımlanan bu şiirler,
Burak’ın resimlerine ve öykülerine aşina olanlar kadar, henüz onun evreniyle tanışmamış okurlar için de anlamlı bir keşif niteliğinde:
Haydar Ergülen’in deyimiyle, yalnızlığını kalabalıklar arasında gezdirerek kalınlaştıran bir “yalnız çelebi”nin şenlikli hüznü...