Yazdığı kitaplar dünyada yirmiden fazla dile çevrilmiş ve dört milyondan fazla basılmış olan felsefeci, sosyolog ve dinler tarihçisi Frédéric Lenoir bu kitabında “neşe”nin izini sürüyor. Doğu’nun kadim bilgelik öğretilerinden Batı’nın modern filozoflarının fikirlerine kadar, geniş bir perspektif içinde “neşenin gücü”nü ele alıyor. Şen bir insan olmanın bilgelik ve kemâl ile ilişkisini irdeliyor. Başta sevgi olmak üzere, kendini tanımak, iyilikseverlik, diğerkâmlık/özgecilik gibi pek çok insanî vasıf ile neşe arasındaki bağlantıyı örneklerle göz önüne seriyor.
Budist gelenek neşenin iki düşmanı olduğunu açıklar: Biri yakın, diğeri uzak. Yakın düşmanı coşkudur, dünyevî hazlara bel bağlamanın yarattığı bu yüzeysel sevinçtir. Spinoza bunu “pasif sevinçler” kategorisinde değerlendirir. Uzak düşmanı ise kıskançlıktır: Başkasının başarısına veya mutluluğuna ilişkin bu üzücü teessürdür. Neşe ise tersine, başkasının mutluluğuna sevinmeye dayalı diğerkâm/özgeci bir sevginin meyvesidir».
Yazdığı kitaplar dünyada yirmiden fazla dile çevrilmiş ve dört milyondan fazla basılmış olan felsefeci, sosyolog ve dinler tarihçisi Frédéric Lenoir bu kitabında “neşe”nin izini sürüyor. Doğu’nun kadim bilgelik öğretilerinden Batı’nın modern filozoflarının fikirlerine kadar, geniş bir perspektif içinde “neşenin gücü”nü ele alıyor. Şen bir insan olmanın bilgelik ve kemâl ile ilişkisini irdeliyor. Başta sevgi olmak üzere, kendini tanımak, iyilikseverlik, diğerkâmlık/özgecilik gibi pek çok insanî vasıf ile neşe arasındaki bağlantıyı örneklerle göz önüne seriyor.
Budist gelenek neşenin iki düşmanı olduğunu açıklar: Biri yakın, diğeri uzak. Yakın düşmanı coşkudur, dünyevî hazlara bel bağlamanın yarattığı bu yüzeysel sevinçtir. Spinoza bunu “pasif sevinçler” kategorisinde değerlendirir. Uzak düşmanı ise kıskançlıktır: Başkasının başarısına veya mutluluğuna ilişkin bu üzücü teessürdür. Neşe ise tersine, başkasının mutluluğuna sevinmeye dayalı diğerkâm/özgeci bir sevginin meyvesidir».