Yüzyıllar önce, Nordik (Nordic) coğrafyada, uzun ve karlı geçen kış aylarında ev halkı ateşin başında toplanır, herkes elindeki iş ile meşgul olurdu. Evin çocuklarını, bir yandan eğlendirmek diğer yandan da bilgilendirmek ve onlara ülke sevgisini aşılamak için uzak diyarlara yapılan yolculuklar, kahramanlık öyküleri anlatılırdı. Skald olarak anılan halk ozanları, kimi zaman meydanlarda, kimi zaman evlere konuk olarak, arp çalıp şarkı söyler ve efsane/destan anlamına gelen sagaları dillendirirlerdi.
Nordik sinema kitabı, Nordik ülkelerden başka diyarlara tıpkı Skald’lar gibi bu coğrafyanın hikayelerini aktaran bölge sinemasının izini sürüyor.
Farklı bir coğrafyanın sineması üzerine yapılan bir çalışma, o coğrafyayı uzun süreli deneyimlememiş araştırmacılar tarafından dışarıdan bir bakış sunar. Bu uzaktan bakışın bazı dezavantajlarından bahsetmek mümkündür; örneğin mimik, jest veya kültürel öğelerin anlaşılmasında eksiklikler bulunabilir. Diğer yandan dışarıdan bir bakış, o coğrafyadan olanların göremediği farklı bakış açıları sunmasıyla işlevseldir, aynı zamanda uzak coğrafyaların sinemasının anlaşılırlığını ve bilinirliğini arttırmada önem arz eder.
Bu kitap bir yolculuk kitabıdır. Bilmedikleri, farklı coğrafyaları keşfe çıkmış seyyahların günceleri gibi film şeridi de bir yol, keşif olanağı sunar.
Elinizdeki kitap, Nordik kültürüne dair günümüzde giderek artan ilgi karşısında, bölge sineması üzerine düşünme ve bilme isteğini tatmin edecek ilk Türkçe kaynaktır. Nordik Sinema kitabı, bölge sinemasını tarihsel bağlamıyla ansiklopedik açıdan tanımlamak amacında değildir. Özellikle 1990 sonrasına odaklanarak günümüz Nordik sinemasında öne çıkan kavram, tür ve eğilimleri tartışmaya açmayı hedeflemektedir. Kitap içerisinde yer alan makaleler bölge sinemasını analiz ederken, sinemanın beslendiği mitolojik öğelere, Nordiklerin ötekisi Samilere, popüler bir tür olan polisiyenin Nordik coğrafyaya özgü refah toplumu eleştirisine, insan-dışı doğa ile kurulan derin bağa, yeni varoluşçu söylemlere, günümüzde baskın olan kara-mizah türüne, bilinen akımların endüstri ile ilişkisine, kısacası filmler vasıtasıyla kültüre ve topluma bakmaktadır.
Yüzyıllar önce, Nordik (Nordic) coğrafyada, uzun ve karlı geçen kış aylarında ev halkı ateşin başında toplanır, herkes elindeki iş ile meşgul olurdu. Evin çocuklarını, bir yandan eğlendirmek diğer yandan da bilgilendirmek ve onlara ülke sevgisini aşılamak için uzak diyarlara yapılan yolculuklar, kahramanlık öyküleri anlatılırdı. Skald olarak anılan halk ozanları, kimi zaman meydanlarda, kimi zaman evlere konuk olarak, arp çalıp şarkı söyler ve efsane/destan anlamına gelen sagaları dillendirirlerdi.
Nordik sinema kitabı, Nordik ülkelerden başka diyarlara tıpkı Skald’lar gibi bu coğrafyanın hikayelerini aktaran bölge sinemasının izini sürüyor.
Farklı bir coğrafyanın sineması üzerine yapılan bir çalışma, o coğrafyayı uzun süreli deneyimlememiş araştırmacılar tarafından dışarıdan bir bakış sunar. Bu uzaktan bakışın bazı dezavantajlarından bahsetmek mümkündür; örneğin mimik, jest veya kültürel öğelerin anlaşılmasında eksiklikler bulunabilir. Diğer yandan dışarıdan bir bakış, o coğrafyadan olanların göremediği farklı bakış açıları sunmasıyla işlevseldir, aynı zamanda uzak coğrafyaların sinemasının anlaşılırlığını ve bilinirliğini arttırmada önem arz eder.
Bu kitap bir yolculuk kitabıdır. Bilmedikleri, farklı coğrafyaları keşfe çıkmış seyyahların günceleri gibi film şeridi de bir yol, keşif olanağı sunar.
Elinizdeki kitap, Nordik kültürüne dair günümüzde giderek artan ilgi karşısında, bölge sineması üzerine düşünme ve bilme isteğini tatmin edecek ilk Türkçe kaynaktır. Nordik Sinema kitabı, bölge sinemasını tarihsel bağlamıyla ansiklopedik açıdan tanımlamak amacında değildir. Özellikle 1990 sonrasına odaklanarak günümüz Nordik sinemasında öne çıkan kavram, tür ve eğilimleri tartışmaya açmayı hedeflemektedir. Kitap içerisinde yer alan makaleler bölge sinemasını analiz ederken, sinemanın beslendiği mitolojik öğelere, Nordiklerin ötekisi Samilere, popüler bir tür olan polisiyenin Nordik coğrafyaya özgü refah toplumu eleştirisine, insan-dışı doğa ile kurulan derin bağa, yeni varoluşçu söylemlere, günümüzde baskın olan kara-mizah türüne, bilinen akımların endüstri ile ilişkisine, kısacası filmler vasıtasıyla kültüre ve topluma bakmaktadır.