Osmanlı sahasında kaleme alınan tarih eserleri günümüzde de önemini korumakta ve meraklıları tarafından ilgi çekmeye devam etmektedir. Bu yönüyle ilmî bir çerçevede yayına hazırladığımız Altıparmak Mehmed Efendi'nin (ö. 1623-24) Nüzhet-i Cihân ve Nâdire-i Zamân (Nigâristân Tercümesi) adlı eseri de söz konusu tarih eserleri arasında zikredilmelidir.
Aslı Farsça olan Nigârîstan'ı Gaffârî-i Kazvînî (ö. 1567) Safevi coğrafyasında kaleme almış ve daha sonra Altıparmak Mehmed Efendi eseri Türkçeye tercüme etmiştir. Hazırlandığı dönem itibariyle ilgiyle karşılanan söz konusu tercümenin saray kütüphanesi ve çeşitli özel kütüphanelere girmesi bu eserin sevildiğine ve okunduğuna işaret etmektedir.
Eser, Hz. Muhammed'in soyuyla başlayıp İslam devletlerine dair bilgi vermekte ve orijinalinde Akkoyunlular'a kadar gelmektedir. Tercümede ise Ertuğrul Gazi, Osman Gazi ve Orhan Gazi'den kısaca bahsettikten sonra Câm-ı Cem-âyin'den yapılan alıntı ile Türklerin soyu dahil edilerek nihayete ermektedir. Kitap, salt bir İslam tarihi olmanın ötesinde bahsedilen dönemlerdeki ilginç olaylara dair kısa bilgiler vermektedir. Ayrıca her bahsin ardından İslam tarihinde kayda değer ibretlik ve mizahi anekdotlara yer vermesi bakımından dikkat çekmektedir.
Dr. Sedat Kocabey tarafından hazırlanan ve günümüz harflerine aktarılan eser aynı zamanda çeşitli bakımlardan da incelenmiştir. Eserde ayrıca Altıparmak Mehmed Efendi'nin pek bilinmeyen şairliği de tercümede kendisine ait manzumelerden hareketle ortaya konulmuştur.
Osmanlı sahasında kaleme alınan tarih eserleri günümüzde de önemini korumakta ve meraklıları tarafından ilgi çekmeye devam etmektedir. Bu yönüyle ilmî bir çerçevede yayına hazırladığımız Altıparmak Mehmed Efendi'nin (ö. 1623-24) Nüzhet-i Cihân ve Nâdire-i Zamân (Nigâristân Tercümesi) adlı eseri de söz konusu tarih eserleri arasında zikredilmelidir.
Aslı Farsça olan Nigârîstan'ı Gaffârî-i Kazvînî (ö. 1567) Safevi coğrafyasında kaleme almış ve daha sonra Altıparmak Mehmed Efendi eseri Türkçeye tercüme etmiştir. Hazırlandığı dönem itibariyle ilgiyle karşılanan söz konusu tercümenin saray kütüphanesi ve çeşitli özel kütüphanelere girmesi bu eserin sevildiğine ve okunduğuna işaret etmektedir.
Eser, Hz. Muhammed'in soyuyla başlayıp İslam devletlerine dair bilgi vermekte ve orijinalinde Akkoyunlular'a kadar gelmektedir. Tercümede ise Ertuğrul Gazi, Osman Gazi ve Orhan Gazi'den kısaca bahsettikten sonra Câm-ı Cem-âyin'den yapılan alıntı ile Türklerin soyu dahil edilerek nihayete ermektedir. Kitap, salt bir İslam tarihi olmanın ötesinde bahsedilen dönemlerdeki ilginç olaylara dair kısa bilgiler vermektedir. Ayrıca her bahsin ardından İslam tarihinde kayda değer ibretlik ve mizahi anekdotlara yer vermesi bakımından dikkat çekmektedir.
Dr. Sedat Kocabey tarafından hazırlanan ve günümüz harflerine aktarılan eser aynı zamanda çeşitli bakımlardan da incelenmiştir. Eserde ayrıca Altıparmak Mehmed Efendi'nin pek bilinmeyen şairliği de tercümede kendisine ait manzumelerden hareketle ortaya konulmuştur.