Öğretmenlik mesleği bütün ülkelerde her zaman saygı duyulması istenen, bunun için çaba gösterilen bir meslek olmuştur. Eğitim konularında gelişmiş ülkelerde başarılı çalışmalar yapılıyor olmasına karşın az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerdeki durum incelendiğinde daha atılacak çok kapsamlı adımlar olduğu görülmektedir.
Eğitim sistemimizde nicelikle ilgili mevcut problemler için önlemler alınmakta ancak nitelikle ilgili problemlerin çözümü için köklü değişikliklere gitmede sıkıntılar yaşanmaktadır.
Öğretmenlerle ilgili gerçekleştirilen düzenlemeler daha çok "öğretmen yeterliklerinin tanımlanması", "öğretmen adaylarının yetiştirilmesi", "atamalar ve istihdam edilebilirlik" üzerinden şekillenmektedir. Eğitim sisteminin amaçlarına ulaşabilmesinin yolu ise adeta görev yapmakta olan öğretmenlerin özverilerine bırakılmıştır.
Milli Eğitim Bakanlığının öğretmenleri ilgilendiren ileriye dönük planlarına bakıldığında bakanlık tarafından hazırlanan ilk stratejik planın, 2010–2014 yıllarına ait olduğu görülmektedir. Bu plan değerlendirildiğinde; belirlenen stratejik amaç, stratejik hedefler ile performans göstergelerine %63 oranında tamamen ya da makul düzeyde ulaşıldığı belirtilmektedir. Ardından bu planın sonuçları da dikkate alınarak, kalkınma planları ve programlarında yer alan politika ve hedefler doğrultusunda kaynakların etkili, ekonomik ve verimli bir şekilde elde edilmesi ve kullanılmasını, hesap verilebilirliği ve saydamlığı sağlamak üzere Millî Eğitim Bakanlığı tarafından 2015–2019 Stratejik Planı hazırlanmıştır. Bu planda 8 faaliyet alanında yapılması gerekenler ve stratejik adımlar belirlenmiştir.
Öğretmenlerin hizmetiçi eğitimlerinde yeni bir yöntemin denendiği bu projenin amaçları belirlenirken stratejik planda belirtilen hizmetler arasından aşağıdakiler dikkate alınmıştır:
- Hayat boyu öğrenme kapsamında eğitim ve öğretim faaliyetlerinin düzenlenmesi
- Kişisel, eğitsel ve mesleki rehberlik faaliyetlerinin yürütülmesi
- Çalışanların mesleki gelişimlerine yönelik faaliyetlerin yürütülmesi
- Eğitim ve öğretim teknolojilerinin öğrenme süreçlerinde etkin kullanılmasına yönelik altyapı çalışmalarının yürütülmesi
Bunların yanı sıra projenin içeriğini oluşturmada bilimsel araştırma sonuçları da yol gösterici olmuştur. Öğretmenlerin; mesleki bilgileri, mesleki algıları, örgütsel bağlılıkları, iş doyumu düzeyleri ve mevcut durumları farklı kurum ve kişiler tarafından yıllardır incelenmekte, sonuçlar kongrelerde tartışılmakta ve makale olarak dergilerde ilgililerin dikkatine sunulmaktadır. Bu araştırmaların sonuç bölümlerinde genel olarak “Öğretmenleri psikolojik olarak mesleklerine bağlayacak, onlarda olumlu duyguların gelişmesine sebep olacak düzenlemelerin gerçekleştirilmesi öncelikli politikalar arasında ele alınmalıdır” şeklinde önerilerde bulunulduğu görülmektedir. Öğretmenlerde bu olumlu duygular nasıl gelişir? Diye düşünüldüğünde motivasyon kavramı öne çıkmaktadır. İnsanların mesleklerine değer vermeleri içsel motivasyon ve dışsal motivasyon bağlamında bir uyumun eşit oranda yakalanması ile mümkün olabilir. Öğretmenlerin profesyonellik, öz yeterlik ve güven algıları, çalışma özerklikleri, kendilerini ifade edebilmeleri ve ürettikleri hizmete ilişkin vizyonları ile destek sunabilme bilgi ve becerileri içsel motivasyonlarını geliştirecektir. Öğretmenlik mesleğinin ekonomik koşullarını, çalışma ortamlarını, mesleki rollerini ve kurumsal süreçleri akredite edebilecek kamu ve kamu dışındaki tüm bağımlı-bağımsız paydaşlardan alınacak destek ise önemli bir dış motivasyon sağlayacaktır. İçsel motivasyon için yapılan hizmet içi eğitim / yaşam boyu eğitim çalışmaları incelendiğinde çoğunlukla büyük gruplarla gerçekleştirildiği için kısa vadede yararlı oldukları ancak dikkatli dinleme, bilgiyi doğru algılama, kalıcı öğrenmeöğretme süreçleri yaşama, yaşatma, sunulan bilgilerin uygulanıp uygulanmadığının izlenmesi ve değerlendirilmesi açılarından soru işaretleri içerdiği saptanmıştır. Bu nedenlerle, başka hangi yöntemler kullanıldığında bu sorunlar daha az yaşanabilir diye düşünülerek, danışan ile danışmanın web ortamında teke tek çalışabileceği yöntemler araştırılmış ve okul öncesi öğretmenleri için gönüllülük esasına dayanan, e-mentörlük sistemine dayalı tasarım tabanlı e-MENTE:OÖÖ programını geliştirmek ve geliştirilen programın etkililiğini sınamak amacıyla yola çıkılmıştır. Oldukça yoğun bir çalışma ile okul öncesi eğitim alanında çalışan öğretmenlerin gereksinim duyduğu konularda eğitim alabilecekleri, e kitaplar, videolar ve örnek bilgi metinlerini içeren materyallerden oluşan bir eğitim programı geliştirilmiş, mentör-menti çalışma süreçleri ve ardından yapılan nitel ve nicel değerlendirmeler sonucunda da geliştirilen programın öğretmenlerin mesleki gelişimlerini desteklemede etkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Okul öncesi öğretmenlerinin eğitiminde teknolojinin kullanıldığı, teori ve uygulamayı birleştiren bir e-mentörlük uygulamasının ilk kez gerçekleştirildiği bu proje ile ulusal düzeyde planlanacak bir e-mentörlük sistemi için deneyim kazanılmış, alt yapısı hazırlanarak alana sunulmuştur. Bu proje, 1001 TÜBİTAK Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Projelerini Destekleme Programı kapsamında 115K419 numaralı proje olarak desteklenmiştir. Bu projenin gerçekleşme sürecinde katkısı bulunan başta TÜBİTAK olmak üzere Milli Eğitim Bakanlığı yetkililerine, okul yöneticisi ve öğretmenlerine çok teşekkür ederiz. Projenin tamamlanmasına yakın günlerde Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 2017-2023 yıllarına ilişkin olarak Öğretmen Strateji Belgesi hazırlanmış ve yayınlanmıştır. Belge incelendiğinde altı ana temadan birinin “Sürekli Mesleki Gelişim” olarak belirlendiği, bu temanın amaca ulaşması için yapılması gerekenlerden birinin ise “Adaylık Sürecinden İtibaren Öğretmenlerin Kişisel ve Mesleki Gelişim Faaliyetlerinin Niteliğini Arttırmak” şeklinde açıklandığı görülmüştür. Milli Eğitim Bakanlığının öğretmenlerin çok yönlü gelişimini desteklemeyi önümüzdeki yıllarda da stratejik bir hedef olarak ele alması nedeniyle projemizin çıktılarının öneminin arttığı düşünülmektedir.
Öğretmenlik mesleği bütün ülkelerde her zaman saygı duyulması istenen, bunun için çaba gösterilen bir meslek olmuştur. Eğitim konularında gelişmiş ülkelerde başarılı çalışmalar yapılıyor olmasına karşın az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerdeki durum incelendiğinde daha atılacak çok kapsamlı adımlar olduğu görülmektedir.
Eğitim sistemimizde nicelikle ilgili mevcut problemler için önlemler alınmakta ancak nitelikle ilgili problemlerin çözümü için köklü değişikliklere gitmede sıkıntılar yaşanmaktadır.
Öğretmenlerle ilgili gerçekleştirilen düzenlemeler daha çok "öğretmen yeterliklerinin tanımlanması", "öğretmen adaylarının yetiştirilmesi", "atamalar ve istihdam edilebilirlik" üzerinden şekillenmektedir. Eğitim sisteminin amaçlarına ulaşabilmesinin yolu ise adeta görev yapmakta olan öğretmenlerin özverilerine bırakılmıştır.
Milli Eğitim Bakanlığının öğretmenleri ilgilendiren ileriye dönük planlarına bakıldığında bakanlık tarafından hazırlanan ilk stratejik planın, 2010–2014 yıllarına ait olduğu görülmektedir. Bu plan değerlendirildiğinde; belirlenen stratejik amaç, stratejik hedefler ile performans göstergelerine %63 oranında tamamen ya da makul düzeyde ulaşıldığı belirtilmektedir. Ardından bu planın sonuçları da dikkate alınarak, kalkınma planları ve programlarında yer alan politika ve hedefler doğrultusunda kaynakların etkili, ekonomik ve verimli bir şekilde elde edilmesi ve kullanılmasını, hesap verilebilirliği ve saydamlığı sağlamak üzere Millî Eğitim Bakanlığı tarafından 2015–2019 Stratejik Planı hazırlanmıştır. Bu planda 8 faaliyet alanında yapılması gerekenler ve stratejik adımlar belirlenmiştir.
Öğretmenlerin hizmetiçi eğitimlerinde yeni bir yöntemin denendiği bu projenin amaçları belirlenirken stratejik planda belirtilen hizmetler arasından aşağıdakiler dikkate alınmıştır:
- Hayat boyu öğrenme kapsamında eğitim ve öğretim faaliyetlerinin düzenlenmesi
- Kişisel, eğitsel ve mesleki rehberlik faaliyetlerinin yürütülmesi
- Çalışanların mesleki gelişimlerine yönelik faaliyetlerin yürütülmesi
- Eğitim ve öğretim teknolojilerinin öğrenme süreçlerinde etkin kullanılmasına yönelik altyapı çalışmalarının yürütülmesi
Bunların yanı sıra projenin içeriğini oluşturmada bilimsel araştırma sonuçları da yol gösterici olmuştur. Öğretmenlerin; mesleki bilgileri, mesleki algıları, örgütsel bağlılıkları, iş doyumu düzeyleri ve mevcut durumları farklı kurum ve kişiler tarafından yıllardır incelenmekte, sonuçlar kongrelerde tartışılmakta ve makale olarak dergilerde ilgililerin dikkatine sunulmaktadır. Bu araştırmaların sonuç bölümlerinde genel olarak “Öğretmenleri psikolojik olarak mesleklerine bağlayacak, onlarda olumlu duyguların gelişmesine sebep olacak düzenlemelerin gerçekleştirilmesi öncelikli politikalar arasında ele alınmalıdır” şeklinde önerilerde bulunulduğu görülmektedir. Öğretmenlerde bu olumlu duygular nasıl gelişir? Diye düşünüldüğünde motivasyon kavramı öne çıkmaktadır. İnsanların mesleklerine değer vermeleri içsel motivasyon ve dışsal motivasyon bağlamında bir uyumun eşit oranda yakalanması ile mümkün olabilir. Öğretmenlerin profesyonellik, öz yeterlik ve güven algıları, çalışma özerklikleri, kendilerini ifade edebilmeleri ve ürettikleri hizmete ilişkin vizyonları ile destek sunabilme bilgi ve becerileri içsel motivasyonlarını geliştirecektir. Öğretmenlik mesleğinin ekonomik koşullarını, çalışma ortamlarını, mesleki rollerini ve kurumsal süreçleri akredite edebilecek kamu ve kamu dışındaki tüm bağımlı-bağımsız paydaşlardan alınacak destek ise önemli bir dış motivasyon sağlayacaktır. İçsel motivasyon için yapılan hizmet içi eğitim / yaşam boyu eğitim çalışmaları incelendiğinde çoğunlukla büyük gruplarla gerçekleştirildiği için kısa vadede yararlı oldukları ancak dikkatli dinleme, bilgiyi doğru algılama, kalıcı öğrenmeöğretme süreçleri yaşama, yaşatma, sunulan bilgilerin uygulanıp uygulanmadığının izlenmesi ve değerlendirilmesi açılarından soru işaretleri içerdiği saptanmıştır. Bu nedenlerle, başka hangi yöntemler kullanıldığında bu sorunlar daha az yaşanabilir diye düşünülerek, danışan ile danışmanın web ortamında teke tek çalışabileceği yöntemler araştırılmış ve okul öncesi öğretmenleri için gönüllülük esasına dayanan, e-mentörlük sistemine dayalı tasarım tabanlı e-MENTE:OÖÖ programını geliştirmek ve geliştirilen programın etkililiğini sınamak amacıyla yola çıkılmıştır. Oldukça yoğun bir çalışma ile okul öncesi eğitim alanında çalışan öğretmenlerin gereksinim duyduğu konularda eğitim alabilecekleri, e kitaplar, videolar ve örnek bilgi metinlerini içeren materyallerden oluşan bir eğitim programı geliştirilmiş, mentör-menti çalışma süreçleri ve ardından yapılan nitel ve nicel değerlendirmeler sonucunda da geliştirilen programın öğretmenlerin mesleki gelişimlerini desteklemede etkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Okul öncesi öğretmenlerinin eğitiminde teknolojinin kullanıldığı, teori ve uygulamayı birleştiren bir e-mentörlük uygulamasının ilk kez gerçekleştirildiği bu proje ile ulusal düzeyde planlanacak bir e-mentörlük sistemi için deneyim kazanılmış, alt yapısı hazırlanarak alana sunulmuştur. Bu proje, 1001 TÜBİTAK Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Projelerini Destekleme Programı kapsamında 115K419 numaralı proje olarak desteklenmiştir. Bu projenin gerçekleşme sürecinde katkısı bulunan başta TÜBİTAK olmak üzere Milli Eğitim Bakanlığı yetkililerine, okul yöneticisi ve öğretmenlerine çok teşekkür ederiz. Projenin tamamlanmasına yakın günlerde Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 2017-2023 yıllarına ilişkin olarak Öğretmen Strateji Belgesi hazırlanmış ve yayınlanmıştır. Belge incelendiğinde altı ana temadan birinin “Sürekli Mesleki Gelişim” olarak belirlendiği, bu temanın amaca ulaşması için yapılması gerekenlerden birinin ise “Adaylık Sürecinden İtibaren Öğretmenlerin Kişisel ve Mesleki Gelişim Faaliyetlerinin Niteliğini Arttırmak” şeklinde açıklandığı görülmüştür. Milli Eğitim Bakanlığının öğretmenlerin çok yönlü gelişimini desteklemeyi önümüzdeki yıllarda da stratejik bir hedef olarak ele alması nedeniyle projemizin çıktılarının öneminin arttığı düşünülmektedir.