"Ölmeden önce bir büyük hayal daha göreyim diye sevsem seni..." "Görelim diye beraberce. Şimdi burada, bu çay bahçesinde yeniden, senin bana baktığını fark edip de gözlerindeki ışıltıda zamanın buğusunu gördüğümü sandığımda duydum bu arzuyu. Sensiz bir anlamı yok yani, ne de gerçekliği: Peki ama, hayatın içinde birlikte hayal kurmayı yeniden öğrenebilir mi yaralı insanlar? Son bir kere olsun? "Tek bana kalsa, palavra. Yalnız başına büyük hayal kurulmaz. Yalnız başına büyük hayal peşine düşülmez. Yalnız başına devrim de olunmaz. "Gamlı bir sesle fısıldadığını işitiyorum onun, benim aklımdan bunlar geçerken; soru sormak ile kendi kendine konuşmak arası bir tonda sesi: "Neden şimdi çıktın karşıma?" Kedere sarılı bu ses, fısıltısı kulağımda, durmadan tekrarlıyor: Neden şimdi -şimdi o kadar zor ki kımıldamak! "Kim kime vefasızlık etti devrim mi bize, biz mi devrime vaadini tutmayan, nefesi kesilen, derman yetiremeyen hangimiz..."
"Ölmeden önce bir büyük hayal daha göreyim diye sevsem seni..." "Görelim diye beraberce. Şimdi burada, bu çay bahçesinde yeniden, senin bana baktığını fark edip de gözlerindeki ışıltıda zamanın buğusunu gördüğümü sandığımda duydum bu arzuyu. Sensiz bir anlamı yok yani, ne de gerçekliği: Peki ama, hayatın içinde birlikte hayal kurmayı yeniden öğrenebilir mi yaralı insanlar? Son bir kere olsun? "Tek bana kalsa, palavra. Yalnız başına büyük hayal kurulmaz. Yalnız başına büyük hayal peşine düşülmez. Yalnız başına devrim de olunmaz. "Gamlı bir sesle fısıldadığını işitiyorum onun, benim aklımdan bunlar geçerken; soru sormak ile kendi kendine konuşmak arası bir tonda sesi: "Neden şimdi çıktın karşıma?" Kedere sarılı bu ses, fısıltısı kulağımda, durmadan tekrarlıyor: Neden şimdi -şimdi o kadar zor ki kımıldamak! "Kim kime vefasızlık etti devrim mi bize, biz mi devrime vaadini tutmayan, nefesi kesilen, derman yetiremeyen hangimiz..."