Proudhon mülkiyet'i emekten çok militaristik etkenlere bağlı olarak açıklar. “Şayet ‘kölelik nedir?' sorunda cevap vermem gerekseydi ve tek kelimeyle, kölelik cinayettir deseydim, ne kastettiğim derhal anlaşılırdı. Bir insandan düşünme yetisini, iradesini, şahsiyetini almak kudretinin hayat memat meselesi olduğunu ve bir insanı köleleştirmenin onu öldürmek olduğunu göstermek için uzun söze hacet olmayacaktı. Öyleyse niçin ‘mülkiyet nedir?' sorusuna, anlaşılacağımdan emin olarak, hırsızlıktır diye cevap veremiyorum; ne de
olsa ikinci soru ilkinin şekil değiştirmiş halinden ibaret değil mi?” Proudhon burada ironik olarak mülkiyet edinimini emeğin ötesine taşıyor ve ancak ilkel birikim gereci olarak alılmıyor. Köleliğe ve sömürüye dayalı bir primitif mülkiyet biçimine gönderme yapıyor.
Proudhon mülkiyet'i emekten çok militaristik etkenlere bağlı olarak açıklar. “Şayet ‘kölelik nedir?' sorunda cevap vermem gerekseydi ve tek kelimeyle, kölelik cinayettir deseydim, ne kastettiğim derhal anlaşılırdı. Bir insandan düşünme yetisini, iradesini, şahsiyetini almak kudretinin hayat memat meselesi olduğunu ve bir insanı köleleştirmenin onu öldürmek olduğunu göstermek için uzun söze hacet olmayacaktı. Öyleyse niçin ‘mülkiyet nedir?' sorusuna, anlaşılacağımdan emin olarak, hırsızlıktır diye cevap veremiyorum; ne de
olsa ikinci soru ilkinin şekil değiştirmiş halinden ibaret değil mi?” Proudhon burada ironik olarak mülkiyet edinimini emeğin ötesine taşıyor ve ancak ilkel birikim gereci olarak alılmıyor. Köleliğe ve sömürüye dayalı bir primitif mülkiyet biçimine gönderme yapıyor.