Muhammet Sami Oğuz,namı diğer Muhammet usta.Cahit Sıtkı Tarancı'nın dizelerindeki gibi “yaş otuz beş yolun yarısı eder”i biraz geçmiş,bir iki yaş.Aşçı,2 çocuk babası.Ve bir anda çok nadir bir hastalığa Poems sendromu'na yakalandığını öğreniyor. O güne kadar adını duymadığı şu ana dek ülkemizde tesbit edilen 7-8 vakadan biri.Ve ölüm kaçınılmaz diyor doktorlar,tedavisi için bile ancak deneysel ilaçlar var.Onlarda Türkiye'de yok,ancak bakanlık yoluyla getirilebiliyor.
Sonra başlıyor macera.Uzun gecelere sığmayan acılar,kemoterapiler,memleketten uzak bir hastanede ,Çapa Tıp Fakültesinde geçen günler,aylar hatta yıllar.İşte bu kitap öyle çıktı ortaya.O günlerde Muhammet ustayı ziyaret eden bir yayıncının (bu kitabın yayıncısının) facebook'taki yazılarını görünce “günlüklerini yaz da yayınlayayım” demesiyle.Başta inanmadı Muhammet usta.Sonra yayıncının ciddi olduğunu görünce hevesle sarıldı,kağıt kaleme.Acılarını,umutlarını kısacası hayatını yazdı.Belki çoğunuzun okurken bile dayanamayacağınız acılarını yazıyla anlatmaya çalıştı.Ve bu kitap ona yeni bir umut verdi,belki de hayata bağladı.Bu defa da yazmak için geceleri uyumadı.
İşte elinizde tuttuğunuz bu kitap o gecelerin eseri.Bu kitapta bir insanın ölümün nefesini ensesinde hissederek yaşamasını,metanetini,sabrını ve en önemlisi tevekkülünü göreceksiniz.Ve insanın sınırlarını keşfedeceksiniz…….
Muhammet Sami Oğuz,namı diğer Muhammet usta.Cahit Sıtkı Tarancı'nın dizelerindeki gibi “yaş otuz beş yolun yarısı eder”i biraz geçmiş,bir iki yaş.Aşçı,2 çocuk babası.Ve bir anda çok nadir bir hastalığa Poems sendromu'na yakalandığını öğreniyor. O güne kadar adını duymadığı şu ana dek ülkemizde tesbit edilen 7-8 vakadan biri.Ve ölüm kaçınılmaz diyor doktorlar,tedavisi için bile ancak deneysel ilaçlar var.Onlarda Türkiye'de yok,ancak bakanlık yoluyla getirilebiliyor.
Sonra başlıyor macera.Uzun gecelere sığmayan acılar,kemoterapiler,memleketten uzak bir hastanede ,Çapa Tıp Fakültesinde geçen günler,aylar hatta yıllar.İşte bu kitap öyle çıktı ortaya.O günlerde Muhammet ustayı ziyaret eden bir yayıncının (bu kitabın yayıncısının) facebook'taki yazılarını görünce “günlüklerini yaz da yayınlayayım” demesiyle.Başta inanmadı Muhammet usta.Sonra yayıncının ciddi olduğunu görünce hevesle sarıldı,kağıt kaleme.Acılarını,umutlarını kısacası hayatını yazdı.Belki çoğunuzun okurken bile dayanamayacağınız acılarını yazıyla anlatmaya çalıştı.Ve bu kitap ona yeni bir umut verdi,belki de hayata bağladı.Bu defa da yazmak için geceleri uyumadı.
İşte elinizde tuttuğunuz bu kitap o gecelerin eseri.Bu kitapta bir insanın ölümün nefesini ensesinde hissederek yaşamasını,metanetini,sabrını ve en önemlisi tevekkülünü göreceksiniz.Ve insanın sınırlarını keşfedeceksiniz…….