Önce Aşk Vardı Şiirin Aynasında Osmanlı Kültürü

Stok Kodu:
9786257674317
Boyut:
13.5x21
Sayfa Sayısı:
168
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022-01
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%24 indirimli
150,00TL
114,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 13,93TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9786257674317
1213806
Önce Aşk Vardı
Önce Aşk Vardı Şiirin Aynasında Osmanlı Kültürü
114.00

Divan şiirine iki şekilde nüfuz edilebilir: Birincisi, divanların dünyasına girmekle; ikincisi, divanlardan çıkıp hayata bakmakla. Elinizdeki kitapta her ikisi birden karşımıza çıkıyor. Yazar; Ahmed-i Dai’den Fuzuli’ye, Şeyhülislam Yahya Efendi’den Senih-i Mevlevi’ye âdeta bir kazıya girişiyor ve şiirden hayata, hayattan şiire açılan pencereleri gözler önüne seriyor. Bu zamana kadar bu şiirin hayattan uzaklığına dair dile getirilen bütün töhmetleri her yazıda ayrı bir cevapla geçersiz kılıyor. Kitap; baştan böyle bir ilkeyle yazılmadı elbette, buna lüzum da yoktur. Şiirin içindeki hayatı ve hayatın içindeki şiiri görebilen her göz, ortadaki inceliğe ve bütünlüğe fazlasıyla aşina olur.
Sufiler, bulaşıcı hastalıklar, etkileyici hayatlar, kahve, dilenciler, sahte şeyhler, tıp, müzik, mitoloji, rüya ve elbette aşk. Hangi birisi yok ki hayatımızda? Üstelik bütün bu hayat hengâmesinde aşk ve şiir daima gıptayla izlenecek iki büyük çekim gücüdür. Onlar taşırlar, hayatın yükünü; dün olduğu gibi bugün de.

Büyük kültür ırmağından tatmaya, Osmanlı coğrafyasında adım adım dolaşmaya, bazen bulutlar üzerinde uçmaya bazen yeryüzünde koşmaya ve nihayet ustasıyla birlikte Divan şiirinin derinliklerine dalmaya ne dersiniz?

 

Divan şiirine iki şekilde nüfuz edilebilir: Birincisi, divanların dünyasına girmekle; ikincisi, divanlardan çıkıp hayata bakmakla. Elinizdeki kitapta her ikisi birden karşımıza çıkıyor. Yazar; Ahmed-i Dai’den Fuzuli’ye, Şeyhülislam Yahya Efendi’den Senih-i Mevlevi’ye âdeta bir kazıya girişiyor ve şiirden hayata, hayattan şiire açılan pencereleri gözler önüne seriyor. Bu zamana kadar bu şiirin hayattan uzaklığına dair dile getirilen bütün töhmetleri her yazıda ayrı bir cevapla geçersiz kılıyor. Kitap; baştan böyle bir ilkeyle yazılmadı elbette, buna lüzum da yoktur. Şiirin içindeki hayatı ve hayatın içindeki şiiri görebilen her göz, ortadaki inceliğe ve bütünlüğe fazlasıyla aşina olur.
Sufiler, bulaşıcı hastalıklar, etkileyici hayatlar, kahve, dilenciler, sahte şeyhler, tıp, müzik, mitoloji, rüya ve elbette aşk. Hangi birisi yok ki hayatımızda? Üstelik bütün bu hayat hengâmesinde aşk ve şiir daima gıptayla izlenecek iki büyük çekim gücüdür. Onlar taşırlar, hayatın yükünü; dün olduğu gibi bugün de.

Büyük kültür ırmağından tatmaya, Osmanlı coğrafyasında adım adım dolaşmaya, bazen bulutlar üzerinde uçmaya bazen yeryüzünde koşmaya ve nihayet ustasıyla birlikte Divan şiirinin derinliklerine dalmaya ne dersiniz?

 
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat