Onkolojik Hastalarda Seksüalite Ve Fertiliteye Multidisipliner Yaklaşım
Değerli Meslektaşlarımız,
Kanser, insanoğlunun en sık ölüm nedenlerinden biri olmakla birlikte, son yıllardaki tıbbi ve teknolojik gelişmeler sayesinde kanserli hastaların sadece %38- 46’ sı asli hastalıklarından ölmektedir. Dolayısıyla kanser hastası, hayatının belli bir dönemini, kanserle birlikte idame ettirmektedir.
İster tedavide kür sağlansın isterse terminal döneme gidişle sonlansın, kanser hastasının hayatındaki bu kesitte, yaşadığı ve hissettiği şeyler, en az gördüğü tedaviler kadar üzerinde durulması gereken önemli konulardır. Çünkü genel kabul itibarıyla, kanser hastası, tanı konduğu andan itibaren, kanserle yaşamayı değil terminal döneme giden bir yolun başlangıcı ve psikolojisine sahip olarak hayatını idame ettirmeye başlamaktadır.
Oysa ki hayat enerjisi ve varlık motivasyonu, insan yaşadığı ve nefes aldığı sürece devam etmektedir. Var olmanın en önemli motivasyon kaynaklarından olan fertilite ve cinsellik, insanoğlunun mücadele ve direncini sağlamlaştıran en önemli unsurlardandırlar. Özellikle terminal gidişin başlangıcı ve bu yoldaki zorlukları yaşamaya başlayan kanser hastalarının, bu bakış açısıyla varlık amaçlarını sorgulanmaları, yaşam enerjilerini ve tedavi başarılarını olumlu etkileyecektir.
Çoğunlukla kanser hastalarında ihmal edilen veya arka plana itilen fertilite ve cinsellik konularının, kanser tedavisindeki tüm tıbbi ve teknolojik gelişmeler yanında dikkate alınması, yaşadığımız çağ ve insan hakları gereğidir. Bu nedenle onkoloji hastalarına farklı bir bakış açısı getireceğine inandığımız bu kitabımızın çok yararlı olacağına inancımız tamdır.
Değerli Meslektaşlarımız,
Kanser, insanoğlunun en sık ölüm nedenlerinden biri olmakla birlikte, son yıllardaki tıbbi ve teknolojik gelişmeler sayesinde kanserli hastaların sadece %38- 46’ sı asli hastalıklarından ölmektedir. Dolayısıyla kanser hastası, hayatının belli bir dönemini, kanserle birlikte idame ettirmektedir.
İster tedavide kür sağlansın isterse terminal döneme gidişle sonlansın, kanser hastasının hayatındaki bu kesitte, yaşadığı ve hissettiği şeyler, en az gördüğü tedaviler kadar üzerinde durulması gereken önemli konulardır. Çünkü genel kabul itibarıyla, kanser hastası, tanı konduğu andan itibaren, kanserle yaşamayı değil terminal döneme giden bir yolun başlangıcı ve psikolojisine sahip olarak hayatını idame ettirmeye başlamaktadır.
Oysa ki hayat enerjisi ve varlık motivasyonu, insan yaşadığı ve nefes aldığı sürece devam etmektedir. Var olmanın en önemli motivasyon kaynaklarından olan fertilite ve cinsellik, insanoğlunun mücadele ve direncini sağlamlaştıran en önemli unsurlardandırlar. Özellikle terminal gidişin başlangıcı ve bu yoldaki zorlukları yaşamaya başlayan kanser hastalarının, bu bakış açısıyla varlık amaçlarını sorgulanmaları, yaşam enerjilerini ve tedavi başarılarını olumlu etkileyecektir.
Çoğunlukla kanser hastalarında ihmal edilen veya arka plana itilen fertilite ve cinsellik konularının, kanser tedavisindeki tüm tıbbi ve teknolojik gelişmeler yanında dikkate alınması, yaşadığımız çağ ve insan hakları gereğidir. Bu nedenle onkoloji hastalarına farklı bir bakış açısı getireceğine inandığımız bu kitabımızın çok yararlı olacağına inancımız tamdır.