Bir tarafı dağ, bir tarafı dere olan bir köy varmış. Köyün dağdan yüzünde bir zurba domuz ölmüş. Köylü kokudan pislikten leşlerin olduğu yere yanaşamamış; yanaşıp da köyü pis kokudan kurtaramamışlar.
Köylüler bu pislikten nasıl kurtuluruz diye kara kara düşünüyorlarmış. Toplanmışlar, aklı yetik biri; "Ağalar bir fikrim var," demiş. "De bakalım fikrin neymiş?" demişler. "Valiye gidelim, derdimizi iletelim. Leş kokusundan burnumuzun direği kırıldı; huzurumuz kaçtı; yemeden içmeden kesildik diyelim. Yardım isteyelim," demiş.
Olurdu olmazdı, gelirdi gelmezdi, bilirdi bilmezdi derken; muhtar önde köylü arkada, valinin huzuruna çıkmışlar...
Bir tarafı dağ, bir tarafı dere olan bir köy varmış. Köyün dağdan yüzünde bir zurba domuz ölmüş. Köylü kokudan pislikten leşlerin olduğu yere yanaşamamış; yanaşıp da köyü pis kokudan kurtaramamışlar.
Köylüler bu pislikten nasıl kurtuluruz diye kara kara düşünüyorlarmış. Toplanmışlar, aklı yetik biri; "Ağalar bir fikrim var," demiş. "De bakalım fikrin neymiş?" demişler. "Valiye gidelim, derdimizi iletelim. Leş kokusundan burnumuzun direği kırıldı; huzurumuz kaçtı; yemeden içmeden kesildik diyelim. Yardım isteyelim," demiş.
Olurdu olmazdı, gelirdi gelmezdi, bilirdi bilmezdi derken; muhtar önde köylü arkada, valinin huzuruna çıkmışlar...