Örgütsel Davranış ve Yönetimi
Dünyada hızlı bir değişme, gelişme ve yenileşme yaşanmakta, hızlı bir biçimde bilgi üretilmekte ve üretilen bilgi aynı oranda eskimekte ve önemini yitirmektedir. Bu gelişme ve yenilikler, örgütleri, örgütlerin yapısını, insan ilişkilerini, değerleri, kültürleri ve örgüt yapılarını etkilemektedir. Değişen teknoloji ile birlikte örgüt yapıları yeniden düzenlenmekte, bilişim teknolojileri etkili olarak kullanılmaya başlanmakta ve örgütün insani yönü ayrı bir anlam ve önem kazanmaya başlamaktadır. Örgütün yapısal yönü bir kutuya konan yumurtalara benzetilirse, insan boyutu ve dolayısıyla örgütsel davranış yönü bu yumurtalar arasına konan köpük, gazete kâğıdı ya da samana benzetilebilir. Mao “Devrimler ithal edilemez.” der. Aynı durum kültürler için de geçerlidir. Hiçbir kültür diğerlerinden ödünç alınamaz, aynen taklit edilemez. Örgütlerde insan davranışının anlaşılması büyük ölçüde toplumun ve içinde bulunduğu örgütün kültürünün bir sonucudur. Kendi kültürel perspektiflerinden sosyal olaylara bakamayan toplumlar, başka kültürlerin bakış açısı ve çözümlerinin yarattığı sorunlar ile boğuşmak durumunda kalmaktadırlar. Çalışanın örgütle bütünleşmesinde, örgütün formal yapısı ile özdeşleşmesinde etkili olan ana faktör örgütsel davranış boyutudur. Örgütsel davranış disiplinlerarası bir bilim dalıdır. Kaynağını psikoloji, sosyal psikoloji, antropoloji, sosyoloji, endüstri psikolojisi, örgüt ve yönetim kuramları ve stratejik yönetim yaklaşımlarından alır. Bu disiplinler, yaklaşımlarını her örgütün yapısına göre uyarlar; yönetim ve insan kaynakları alanlarında etkin olarak işe koşar. Örgütlerdeki çalışanların davranışlarını anlamada, eylemlerini yönlendirmede ve karar süreçlerini etkilemede, örgütsel davranış biliminin çıktılarından yararlanılır. Örgütsel davranış aynı zamanda örgütün amaçlarına ulaşmasında birey ve örgüt etkileşiminde önemli işlevlerin yerine getirilmesinde etkili olur.
Dünyada hızlı bir değişme, gelişme ve yenileşme yaşanmakta, hızlı bir biçimde bilgi üretilmekte ve üretilen bilgi aynı oranda eskimekte ve önemini yitirmektedir. Bu gelişme ve yenilikler, örgütleri, örgütlerin yapısını, insan ilişkilerini, değerleri, kültürleri ve örgüt yapılarını etkilemektedir. Değişen teknoloji ile birlikte örgüt yapıları yeniden düzenlenmekte, bilişim teknolojileri etkili olarak kullanılmaya başlanmakta ve örgütün insani yönü ayrı bir anlam ve önem kazanmaya başlamaktadır. Örgütün yapısal yönü bir kutuya konan yumurtalara benzetilirse, insan boyutu ve dolayısıyla örgütsel davranış yönü bu yumurtalar arasına konan köpük, gazete kâğıdı ya da samana benzetilebilir. Mao “Devrimler ithal edilemez.” der. Aynı durum kültürler için de geçerlidir. Hiçbir kültür diğerlerinden ödünç alınamaz, aynen taklit edilemez. Örgütlerde insan davranışının anlaşılması büyük ölçüde toplumun ve içinde bulunduğu örgütün kültürünün bir sonucudur. Kendi kültürel perspektiflerinden sosyal olaylara bakamayan toplumlar, başka kültürlerin bakış açısı ve çözümlerinin yarattığı sorunlar ile boğuşmak durumunda kalmaktadırlar. Çalışanın örgütle bütünleşmesinde, örgütün formal yapısı ile özdeşleşmesinde etkili olan ana faktör örgütsel davranış boyutudur. Örgütsel davranış disiplinlerarası bir bilim dalıdır. Kaynağını psikoloji, sosyal psikoloji, antropoloji, sosyoloji, endüstri psikolojisi, örgüt ve yönetim kuramları ve stratejik yönetim yaklaşımlarından alır. Bu disiplinler, yaklaşımlarını her örgütün yapısına göre uyarlar; yönetim ve insan kaynakları alanlarında etkin olarak işe koşar. Örgütlerdeki çalışanların davranışlarını anlamada, eylemlerini yönlendirmede ve karar süreçlerini etkilemede, örgütsel davranış biliminin çıktılarından yararlanılır. Örgütsel davranış aynı zamanda örgütün amaçlarına ulaşmasında birey ve örgüt etkileşiminde önemli işlevlerin yerine getirilmesinde etkili olur.