Orta Doğu sadece bugün değil tarihin her döneminde politik, stratejik, kültürel, ekonomik ve genel dengeler açısından insanlığın gelişmesinde önemli rol oynamıştır.
Doğu ile Batı'nın buluştuğu bir kavşak noktası olan Orta Doğu, sadece doğal kaynakların ve ticari malların aktarıldığı bir yer değil aynı zamanda inançların, kültürlerin ve medeniyetlerin birbiriyle kavuştuğu ve aktarıldığı bir geçiş noktası olmuştur.
Orta Doğu'nun jeopolitik yapısı ve özellikleri, bölgenin dünya politikasındaki yerini ve önemini korumakta ve güçlendirmektedir. Orta Doğu; Asya, Avrupa ve Afrika kıtalarının birleştiği merkezî noktada bulunmaktadır. Soğuk Savaş Dönemi'nde Orta Doğu bölgesinin jeopolitik ve jeoekonomik önemi uluslararası rekabetin ve çatışmanın dinamiğini oluşturmuştur.
Soğuk Savaş sonrasında Orta Doğu'nun jeopolitik önemi, uluslararası enerji kaynaklarının ve enerji intikal yollarının kontrolünü yeniden gündeme getirmiştir.
Küresel aktörlerin; 21'inci yüzyılın ilk çeyreğinde Orta Doğu'daki ilgisi askerî, ekonomik, siyasal açıdan en yüksek noktaya ulaşmıştır.
Cumhuriyetimizin 100'üncü yılına girdiğimiz bu dönemde Orta Doğu ile ilgili belirleyici ve yönlendirici politikalar izlemesi kaçınılmaz olmalıdır. Bu kapsamda mevcut politikalar yeniden gözden geçirilmeli, güncelleştirilmeli ve geliştirilmelidir.
Orta Doğu sadece bugün değil tarihin her döneminde politik, stratejik, kültürel, ekonomik ve genel dengeler açısından insanlığın gelişmesinde önemli rol oynamıştır.
Doğu ile Batı'nın buluştuğu bir kavşak noktası olan Orta Doğu, sadece doğal kaynakların ve ticari malların aktarıldığı bir yer değil aynı zamanda inançların, kültürlerin ve medeniyetlerin birbiriyle kavuştuğu ve aktarıldığı bir geçiş noktası olmuştur.
Orta Doğu'nun jeopolitik yapısı ve özellikleri, bölgenin dünya politikasındaki yerini ve önemini korumakta ve güçlendirmektedir. Orta Doğu; Asya, Avrupa ve Afrika kıtalarının birleştiği merkezî noktada bulunmaktadır. Soğuk Savaş Dönemi'nde Orta Doğu bölgesinin jeopolitik ve jeoekonomik önemi uluslararası rekabetin ve çatışmanın dinamiğini oluşturmuştur.
Soğuk Savaş sonrasında Orta Doğu'nun jeopolitik önemi, uluslararası enerji kaynaklarının ve enerji intikal yollarının kontrolünü yeniden gündeme getirmiştir.
Küresel aktörlerin; 21'inci yüzyılın ilk çeyreğinde Orta Doğu'daki ilgisi askerî, ekonomik, siyasal açıdan en yüksek noktaya ulaşmıştır.
Cumhuriyetimizin 100'üncü yılına girdiğimiz bu dönemde Orta Doğu ile ilgili belirleyici ve yönlendirici politikalar izlemesi kaçınılmaz olmalıdır. Bu kapsamda mevcut politikalar yeniden gözden geçirilmeli, güncelleştirilmeli ve geliştirilmelidir.