Orta Doğu siyasi tarihi incelendiğinde sınır sorunları ve bu sorunların neden olduğu bölgesel gerilimlerin önemli bir çalışma alanı olduğu göze çarpmaktadır. Ulusal egemenlik ve bölgesel değerler dikkate alınmadan çizilen sınırlar birçok çatışmanın nedenleri arasında yer almaktadır. Irak-Kuveyt arasındaki sınır sorunları da bunlar arasında gösterilmektedir.
Irak'ın tarihsel, ekonomik, jeopolitik, siyasi ve stratejik argümanlarla Kuveyt üzerinde hak iddia etmesi, tartışmalı bir şekilde çizilen sınırlardan kaynaklanmaktadır. Bu bağlamda iki ülke arasındaki sınır sorunlarına bağlı ilişkiler incelendiğinde, 1961 yılında savaşın eşiğine gelindiği görülmektedir. Devreye İngiltere, Arap Birliği ve bölge ülkelerinin girmesiyle o dönem Irak'ın Kuveyt'i işgali önlenmişti. Fakat 1990 yılında Kuveyt'in işgaline engel olunamadı.
Irak'ın Kuveyt'i işgalinde Basra Körfezi'ne erişimdeki ekonomik, siyasi ve jeopolitik faktörlerin de önemli bir rol oynadığı düşünülmektedir. Irak için Basra bölgesinin önemi 1960'lı yıllara kadar -yani petrol çıkartılmadan önce- ağırlıklı olarak güvenlik odaklı ve stratejikti. Körfezdeki petrol bölgelerinin değerlenmesi ve Irak'ın önemli bir gelir kaybı yaşaması, Kuveyt'e yönelik politikalarını değiştirdi. Ayrıca, Irak'ta 1980-88 İran-Irak Savaşı ile ortaya çıkan ekonomik kriz, Kuveyt'in işgal edilmesinde önemli bir sebep olarak değerlendirilmektedir.
Sınır sorunlarının öne çıkması ve Kuveyt'in işgal süreci, esasında Kral Gazi'nin 1938'de Kuveyt'in tamamı üzerinde hak iddia etmesiyle başladı. 1961'de General Kasım'ın Kuveyt'i işgal tehdidiyle yoğunlaştı ve Ağustos 1990'da Saddam Hüseyin'in işgal ve ilhakı ile son buldu. Orta Doğu'da Devlet ve Sınır kitabı iki ülke arasındaki gerilimleri ve çatışmaları sınır olgusu temelinde değerlendirerek okuyucuya farklı bir bakış açısı kazandırmayı hedeflemektedir.
Orta Doğu siyasi tarihi incelendiğinde sınır sorunları ve bu sorunların neden olduğu bölgesel gerilimlerin önemli bir çalışma alanı olduğu göze çarpmaktadır. Ulusal egemenlik ve bölgesel değerler dikkate alınmadan çizilen sınırlar birçok çatışmanın nedenleri arasında yer almaktadır. Irak-Kuveyt arasındaki sınır sorunları da bunlar arasında gösterilmektedir.
Irak'ın tarihsel, ekonomik, jeopolitik, siyasi ve stratejik argümanlarla Kuveyt üzerinde hak iddia etmesi, tartışmalı bir şekilde çizilen sınırlardan kaynaklanmaktadır. Bu bağlamda iki ülke arasındaki sınır sorunlarına bağlı ilişkiler incelendiğinde, 1961 yılında savaşın eşiğine gelindiği görülmektedir. Devreye İngiltere, Arap Birliği ve bölge ülkelerinin girmesiyle o dönem Irak'ın Kuveyt'i işgali önlenmişti. Fakat 1990 yılında Kuveyt'in işgaline engel olunamadı.
Irak'ın Kuveyt'i işgalinde Basra Körfezi'ne erişimdeki ekonomik, siyasi ve jeopolitik faktörlerin de önemli bir rol oynadığı düşünülmektedir. Irak için Basra bölgesinin önemi 1960'lı yıllara kadar -yani petrol çıkartılmadan önce- ağırlıklı olarak güvenlik odaklı ve stratejikti. Körfezdeki petrol bölgelerinin değerlenmesi ve Irak'ın önemli bir gelir kaybı yaşaması, Kuveyt'e yönelik politikalarını değiştirdi. Ayrıca, Irak'ta 1980-88 İran-Irak Savaşı ile ortaya çıkan ekonomik kriz, Kuveyt'in işgal edilmesinde önemli bir sebep olarak değerlendirilmektedir.
Sınır sorunlarının öne çıkması ve Kuveyt'in işgal süreci, esasında Kral Gazi'nin 1938'de Kuveyt'in tamamı üzerinde hak iddia etmesiyle başladı. 1961'de General Kasım'ın Kuveyt'i işgal tehdidiyle yoğunlaştı ve Ağustos 1990'da Saddam Hüseyin'in işgal ve ilhakı ile son buldu. Orta Doğu'da Devlet ve Sınır kitabı iki ülke arasındaki gerilimleri ve çatışmaları sınır olgusu temelinde değerlendirerek okuyucuya farklı bir bakış açısı kazandırmayı hedeflemektedir.