Askerler Türkiye‘de siyasal yaşamın başaktörleridir. Askerlerin Türk siyasetindeki rollerinin geçmişi modern Türkiye‘nin tarihinden çok daha eskidir. Birçok padişah ordunun baskısıyla tahttan indirilmiş veya tahta çıkarılmıştır. Bunun dışında toplumsal alanda da askeri zihniyet ataerkil bağlarla toplumun düşünce yapısına ve davranış şekline sirayet etmiştir. Modern Türkiye‘de de durum bundan çok farklı değildir. Türkiye Cumhuriyeti yaklaşık 90 senelik tarihinde birçok askeri müdahaleye sahne olmuş ve başta anayasası olmak üzere siyasal sistemi bu müdahaleler sonucunda şekillenmiştir. Bugün Türkiye‘nin siyasal gündemindeki en önemli mesele yine asker-siyaset ilişkisidir. Ülke gündemi akıl almaz derecede hareketli gibi gözükse de 20-30 senelik periyotlarla bakıldığında aynı tartışmaların halen devam ettiğini ve pek bir ilerleme kat edilemediğini görüyoruz. Gündelik tartışmalar ve yüzeysel yaklaşımlar sorunun temellerine inmemizi engelliyor. Kemal Karpat bu eserinde disiplinler arası bir çalışmaya imza atarak bu boşluğu doldurma adına önemli bir adım atıyor. 31 Mart olayından 80 darbesine, Osmanlı Devleti‘nin 1. Dünya Savaşı‘na sürüklenişinden devşirme sistemine kadar asker-siyaset ilişkisini toplumsal kökenlerini gözler önüne sererek inceliyor.
Askerler Türkiye‘de siyasal yaşamın başaktörleridir. Askerlerin Türk siyasetindeki rollerinin geçmişi modern Türkiye‘nin tarihinden çok daha eskidir. Birçok padişah ordunun baskısıyla tahttan indirilmiş veya tahta çıkarılmıştır. Bunun dışında toplumsal alanda da askeri zihniyet ataerkil bağlarla toplumun düşünce yapısına ve davranış şekline sirayet etmiştir. Modern Türkiye‘de de durum bundan çok farklı değildir. Türkiye Cumhuriyeti yaklaşık 90 senelik tarihinde birçok askeri müdahaleye sahne olmuş ve başta anayasası olmak üzere siyasal sistemi bu müdahaleler sonucunda şekillenmiştir. Bugün Türkiye‘nin siyasal gündemindeki en önemli mesele yine asker-siyaset ilişkisidir. Ülke gündemi akıl almaz derecede hareketli gibi gözükse de 20-30 senelik periyotlarla bakıldığında aynı tartışmaların halen devam ettiğini ve pek bir ilerleme kat edilemediğini görüyoruz. Gündelik tartışmalar ve yüzeysel yaklaşımlar sorunun temellerine inmemizi engelliyor. Kemal Karpat bu eserinde disiplinler arası bir çalışmaya imza atarak bu boşluğu doldurma adına önemli bir adım atıyor. 31 Mart olayından 80 darbesine, Osmanlı Devleti‘nin 1. Dünya Savaşı‘na sürüklenişinden devşirme sistemine kadar asker-siyaset ilişkisini toplumsal kökenlerini gözler önüne sererek inceliyor.