Otel Gören Defterler 5: Ateş Hattında Harf Müfrezeleri

Stok Kodu:
9786256126688
Boyut:
12x19.5
Sayfa Sayısı:
88
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024-10
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%24 indirimli
194,00TL
147,44TL
Taksitli fiyat: 9 x 18,02TL
DİKKAT! Ön Sipariş Ürünüdür. 23.10.2024 tarihinden sonra teslim edilebilecektir.
9786256126688
1349795
Otel Gören Defterler 5: Ateş Hattında Harf Müfrezeleri
Otel Gören Defterler 5: Ateş Hattında Harf Müfrezeleri
147.44

“İnsanîleşmek için ateş hattına girelim” diyen Nuri Pakdil’in denemeleri, şiirleri, oyunları, çevirileri, Ateş Hattında Harf Müfrezeleri’dir. Sözcüklerini, zulme, sömürüye, haksızlıklara, yalanlara, cinayetlere, haramlara karşı ateş hattına sürmektedir. Sözcüklerindeki ağıtlar, başkaldırılar, istemler, yakarışlar, duâlar hep insanımıza âittir.

Pakdil, İslâm coğrafyasında olanları takip ederken ve yeryüzündeki “devrimci” hareketlerle heyecanlanırken, bir yandan da ülke ekonomisine, gelir dağılımının bozukluğuna, bir tüketim toplumuna doğru evrilmemize, sömürü düzeninin verilerine, faize dikkatimizi çeker. Sanatın, edebiyatın işlevinin, tüm sömürülere karşı durmak olduğunu inançla vurgular.

Yeryüzündeki ağıtı duymadan, bu ağıtı içimize sindirmeden, sömürüyü tüm yeryüzünden kaldırıcı bir açı genişliğinin zorunluluğunu kavramadan, ulusal rezilliklerimize son veremeyeceğimize dikkat çeker.

“Egemen verili koşullara kin duyulmadan geçirilen, tüketilen tek bir gecenin vebali insanın boynunu morartır. (…) İnsan ancak gizemli cümlelerle özgür olur.”

“İnsanîleşmek için ateş hattına girelim” diyen Nuri Pakdil’in denemeleri, şiirleri, oyunları, çevirileri, Ateş Hattında Harf Müfrezeleri’dir. Sözcüklerini, zulme, sömürüye, haksızlıklara, yalanlara, cinayetlere, haramlara karşı ateş hattına sürmektedir. Sözcüklerindeki ağıtlar, başkaldırılar, istemler, yakarışlar, duâlar hep insanımıza âittir.

Pakdil, İslâm coğrafyasında olanları takip ederken ve yeryüzündeki “devrimci” hareketlerle heyecanlanırken, bir yandan da ülke ekonomisine, gelir dağılımının bozukluğuna, bir tüketim toplumuna doğru evrilmemize, sömürü düzeninin verilerine, faize dikkatimizi çeker. Sanatın, edebiyatın işlevinin, tüm sömürülere karşı durmak olduğunu inançla vurgular.

Yeryüzündeki ağıtı duymadan, bu ağıtı içimize sindirmeden, sömürüyü tüm yeryüzünden kaldırıcı bir açı genişliğinin zorunluluğunu kavramadan, ulusal rezilliklerimize son veremeyeceğimize dikkat çeker.

“Egemen verili koşullara kin duyulmadan geçirilen, tüketilen tek bir gecenin vebali insanın boynunu morartır. (…) İnsan ancak gizemli cümlelerle özgür olur.”

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat