Ötüken Yış Gök Gözlü Gök Yeleli Bozkurt’un Romanı

Stok Kodu:
9786056818363
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
328
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2019-10
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%20 indirimli
95,00TL
76,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 9,29TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9786056818363
900369
Ötüken Yış
Ötüken Yış Gök Gözlü Gök Yeleli Bozkurt’un Romanı
76.00

Yakuşuk Oğlan, aklından bu Bozkurt hâlleşmesini geçirirken, Hân Kurıkanı'ndan tarafa baktı. Bakmasıyla kulaklarında arka arkaya çatırtı sesleri duyması bir oldu. Çapula girişenler, Hân Kurıkanı'nın direklerini yıkmışlar, keçe duvarlarını parçalamışlar, ne buldularsa, almaya başlamışlardı. İşte o hengâme arasında; gök gözlü, gök yeleli Bozkurt; yıkılan, parçalanan Hân Kurıkanı'ndan gelen ses ve yükselen tozdan telâşa düşmüş olmalı ki, ağzı ve ön ayakları ile Kök Türk batrağının bağlı olduğu direğe, âdetâ yapışmıştı. Gök gözlü, gök yeleli Bozkurt, kurıkanla birlikte batrak direğinin de yıkılacağını sanmıştı. Bu manzarayı gören Yakuşuk Oğlan, hızlı adımlarla batrak direğinin dibine geldi ve dişleri ile sıkıca kavradığı direği, ön ayakları ile de tutmaya çalışan gök gözlü, gök yeleli Bozkurt'un ensesini sıvazladı, başını okşadı. Yakuşuk Oğlan; gök gözlü, gök yeleli Bozkurt'un köngülünde durmakta olan batrak sevgisine ne diyeceğini bilemedi. Yakuşuk Oğlan için, direk ucunda dalgalanmakta olan batrak ile başını ve ensesini okşadığı gök gözlü, gök yeleli Bozkurt aynı yerde durmakta idiler. Yakuşuk Oğlan, köngülünden, bu batrak ve Bozkurt aynîyetini geçirmekte iken, ensesini sıvazlamakta olduğu Bozkurt, başını yukarıya, batrak direğinin tepesine doğru kaldırdı ve gök gözlerini o batrak üstündeki Bozkurt resmine dikti. İnsan aynaya bakınca neler hissederse; gök gözlü, gök yeleli Bozkurt da, batrak üstüne işlenmiş gök gözlü, gök yeleli Bozkurt nakışında, aynı şeyleri hissediyor, batrakta kendini görüyordu…

Yakuşuk Oğlan, aklından bu Bozkurt hâlleşmesini geçirirken, Hân Kurıkanı'ndan tarafa baktı. Bakmasıyla kulaklarında arka arkaya çatırtı sesleri duyması bir oldu. Çapula girişenler, Hân Kurıkanı'nın direklerini yıkmışlar, keçe duvarlarını parçalamışlar, ne buldularsa, almaya başlamışlardı. İşte o hengâme arasında; gök gözlü, gök yeleli Bozkurt; yıkılan, parçalanan Hân Kurıkanı'ndan gelen ses ve yükselen tozdan telâşa düşmüş olmalı ki, ağzı ve ön ayakları ile Kök Türk batrağının bağlı olduğu direğe, âdetâ yapışmıştı. Gök gözlü, gök yeleli Bozkurt, kurıkanla birlikte batrak direğinin de yıkılacağını sanmıştı. Bu manzarayı gören Yakuşuk Oğlan, hızlı adımlarla batrak direğinin dibine geldi ve dişleri ile sıkıca kavradığı direği, ön ayakları ile de tutmaya çalışan gök gözlü, gök yeleli Bozkurt'un ensesini sıvazladı, başını okşadı. Yakuşuk Oğlan; gök gözlü, gök yeleli Bozkurt'un köngülünde durmakta olan batrak sevgisine ne diyeceğini bilemedi. Yakuşuk Oğlan için, direk ucunda dalgalanmakta olan batrak ile başını ve ensesini okşadığı gök gözlü, gök yeleli Bozkurt aynı yerde durmakta idiler. Yakuşuk Oğlan, köngülünden, bu batrak ve Bozkurt aynîyetini geçirmekte iken, ensesini sıvazlamakta olduğu Bozkurt, başını yukarıya, batrak direğinin tepesine doğru kaldırdı ve gök gözlerini o batrak üstündeki Bozkurt resmine dikti. İnsan aynaya bakınca neler hissederse; gök gözlü, gök yeleli Bozkurt da, batrak üstüne işlenmiş gök gözlü, gök yeleli Bozkurt nakışında, aynı şeyleri hissediyor, batrakta kendini görüyordu…

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat