Türk öykücülüğü üzerine her yönüyle öykünün izini, öykü tarihini, kaynaklarını takip etmek isteyenler için hazırlanmış en kapsamlı çalışmalardan biri elinizde. Uzun yıllar yayımladığı dergiler, yönettiği yayınevi ve bizzat eserleriyle edebiyat, özelde de Türk öykü dünyasının içinde bulunuyor oluşuyla, öykünün en detaylı fotoğrafını çekiyor Hüseyin Su. Tanzimat’tan itibaren edebiyatımıza giren modern öykünün tarihî seyri içinde pek çok yazar, kuramcı, eleştirmen modern öykünün tanımına, sorunlarına, çözümlerine değgin düşünüp kalem oynatmışlardır. Bunların yanı sıra pek çok öykü antolojisi, öykü dergileri, özel sayıları da yayımlanmış ve öykünün modern Türk edebiyatında kendisine müstesna bir alan açması mümkün olmuştur. Bu alana dair bir başvuru ve kaynak eser olarak kitaplığınızda yer edinecek bu çalışma; dergilerden öykü özel sayılarına, antolojilerden öykü kuramlarına açılan çok geniş bir yelpaze; öykünün ilk adımlarından itibaren sık gözlü bir elekten sabırla acelesiz bir şekilde süzülüyor. Bakışını öyküye çeviren okur, modern Türk öyküsü sırlı bir hazine sandığından taşıyor; inciler, mercanlar, yakutlar ve nicesi Öykümüzün Hikâyesi’nde.
Türk öykücülüğü üzerine her yönüyle öykünün izini, öykü tarihini, kaynaklarını takip etmek isteyenler için hazırlanmış en kapsamlı çalışmalardan biri elinizde. Uzun yıllar yayımladığı dergiler, yönettiği yayınevi ve bizzat eserleriyle edebiyat, özelde de Türk öykü dünyasının içinde bulunuyor oluşuyla, öykünün en detaylı fotoğrafını çekiyor Hüseyin Su. Tanzimat’tan itibaren edebiyatımıza giren modern öykünün tarihî seyri içinde pek çok yazar, kuramcı, eleştirmen modern öykünün tanımına, sorunlarına, çözümlerine değgin düşünüp kalem oynatmışlardır. Bunların yanı sıra pek çok öykü antolojisi, öykü dergileri, özel sayıları da yayımlanmış ve öykünün modern Türk edebiyatında kendisine müstesna bir alan açması mümkün olmuştur. Bu alana dair bir başvuru ve kaynak eser olarak kitaplığınızda yer edinecek bu çalışma; dergilerden öykü özel sayılarına, antolojilerden öykü kuramlarına açılan çok geniş bir yelpaze; öykünün ilk adımlarından itibaren sık gözlü bir elekten sabırla acelesiz bir şekilde süzülüyor. Bakışını öyküye çeviren okur, modern Türk öyküsü sırlı bir hazine sandığından taşıyor; inciler, mercanlar, yakutlar ve nicesi Öykümüzün Hikâyesi’nde.