Türk Dili, en yaygın dillerden birisidir. Bu dillerin kolları, kıtalar arası bağlantılar sağlayan büyükçe bir Türkçe ağı oluşturmaktadır. 1990'lı yılların başında eski Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla ortay çıkan yeni şartlar, dikkatleri, tekrar bu yaygın dilin kolları üzerine çekmiştir. Sömürge dili olmamasına rağmen, bu kadar geniş bir alanda yaygın olarak kullanılan bu dil, tekrar gündeme gelmiştir.
Türk diliyle meşgul olanlara, bu noktada daha büyük görev ve sorumluluklar düşmekteydi. Paramparça edilmiş bu köklü dilin yeniden ele alınması gerekiyordu. Daha doğrusu, Türk dünyasının kısa zamanda tekrar yakınlaşması ve kaynaşması için, dille ilgili monografik incelemelere ihtiyaç vardır.
Türk Dili, en yaygın dillerden birisidir. Bu dillerin kolları, kıtalar arası bağlantılar sağlayan büyükçe bir Türkçe ağı oluşturmaktadır. 1990'lı yılların başında eski Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla ortay çıkan yeni şartlar, dikkatleri, tekrar bu yaygın dilin kolları üzerine çekmiştir. Sömürge dili olmamasına rağmen, bu kadar geniş bir alanda yaygın olarak kullanılan bu dil, tekrar gündeme gelmiştir.
Türk diliyle meşgul olanlara, bu noktada daha büyük görev ve sorumluluklar düşmekteydi. Paramparça edilmiş bu köklü dilin yeniden ele alınması gerekiyordu. Daha doğrusu, Türk dünyasının kısa zamanda tekrar yakınlaşması ve kaynaşması için, dille ilgili monografik incelemelere ihtiyaç vardır.