Sırp edebiyatının usta isimi Zoran Zivkoviç, edebiyatsever komiser Dejan Lukiç’in başrol oynadığı ve her birinde mucizevi güce sahip olağanüstü birer kitabın ele alındığı üç romanını Papirüs Üçlemesi’nde bir araya getiriyor. Her roman, gerçekleşmesi imkânsız görünen bir olayla başlıyor: Son Kitap, Papirüs Kitabevi’nin birkaç müşterisinin açıklanamayan ölümleriyle; Büyük Roman, ünlü yazar Jelena Jakovljeviç’in son romanının taslağıyla beraber içeriden kilitlenmiş bir odadan kaybolmasıyla; Ölüler Kataloğu, titizlikle korunan bir nadir kitap odasında, birdenbire, eşsiz olduğu bilinen bir inkunabulumun ikinci bir kopyasının ortaya çıkmasıyla…
Romanlarında fantastik kurgunun çarpıcı örneklerini sunan Zivkoviç’in polisiye türünün olanaklarını ve sınırlarını sorguladığı bu eser, klasik dedektif hikâyelerinden farklı olarak yazarın dedektife yardım ettiği, onu oyuna sürüklediği yepyeni bir bulmaca. Zivkoviç’in; H. P. Lovecraft, Jorge Luis Borges, Italo Calvino ve Stanislaw Lem’den, Maj Sjöwall ve Per Wahlöö’nün Martin Beck serisinden ve Orczy’nin çayevi dedektifinden izler taşıyan spekülatif kurgusu, hayal gücünün müthiş bir örneğini sunuyor.
Sırp edebiyatının usta isimi Zoran Zivkoviç, edebiyatsever komiser Dejan Lukiç’in başrol oynadığı ve her birinde mucizevi güce sahip olağanüstü birer kitabın ele alındığı üç romanını Papirüs Üçlemesi’nde bir araya getiriyor. Her roman, gerçekleşmesi imkânsız görünen bir olayla başlıyor: Son Kitap, Papirüs Kitabevi’nin birkaç müşterisinin açıklanamayan ölümleriyle; Büyük Roman, ünlü yazar Jelena Jakovljeviç’in son romanının taslağıyla beraber içeriden kilitlenmiş bir odadan kaybolmasıyla; Ölüler Kataloğu, titizlikle korunan bir nadir kitap odasında, birdenbire, eşsiz olduğu bilinen bir inkunabulumun ikinci bir kopyasının ortaya çıkmasıyla…
Romanlarında fantastik kurgunun çarpıcı örneklerini sunan Zivkoviç’in polisiye türünün olanaklarını ve sınırlarını sorguladığı bu eser, klasik dedektif hikâyelerinden farklı olarak yazarın dedektife yardım ettiği, onu oyuna sürüklediği yepyeni bir bulmaca. Zivkoviç’in; H. P. Lovecraft, Jorge Luis Borges, Italo Calvino ve Stanislaw Lem’den, Maj Sjöwall ve Per Wahlöö’nün Martin Beck serisinden ve Orczy’nin çayevi dedektifinden izler taşıyan spekülatif kurgusu, hayal gücünün müthiş bir örneğini sunuyor.