Talat Bey halkçıdır, devrimcidir. Onun için bilimin ve ahlakın yol göstericiliği en önemli ilkelerdir. Savaşın en yoğun olduğu dönemde günümüze de ışık tutacak bir dersten söz ediyor. “Bu harbin bize telkin ettiği en büyük ders: Asri bir milletin bilhassa ilim ve ahlakla yükselebileceği kanaatidir.Milletlerin tecrübeleri açık bir surette gösteriyor ki bir memlekette kanun hâkimiyetinin temin edilebilmesi için evvel emirde ilmin ve ahlakın hâkimiyetinin temin edilmesi gerekir.” Nazırlığı sırasında seyahatler için aldığı harcırahların artanını iade edince görevli memur ne yapacağını şaşırıyor. Belli ki ilk kez böyle bir şeyle karşılaşıyor. Memur uygulamanın böyle olmadığını anlatmaya çalışıyor. Ama aldığı yanıt kesindir: “Ben hakkım olmayan parayı almam.” Talat Bey gibi daha niceleri...
Sevr, Ermeni meselesi ve o dönemde atılan adımlar kanıt ve gerekçeleriyle beraber…
Alıntı
İttihat ve Terakki Fırkasının üç önemli lideri Enver, Cemal ve Talat paşalar, Osmanlı Devleti'nin Birinci Dünya Savaşı'na girmesinde önemli rol oynamışlardı. Bu üç paşa, Birinci Dünya Savaşı boyunca da devlet yönetiminde büyük ölçüde söz sahibi olmuşlardı. Ancak Birinci Dünya Savaşı'ndan Osmanlı Devleti'nin yenilgi ile çıkması bu liderler için adeta sonun başlangıcı olmuştu. Mondros Ateşkes Anlaşması'nın imzalanmasını takip eden günler içerisinde bu üç lider İstanbul'u terk ederek yurtdışına çıktılar. Onların bu kaçışları, savaşa girmekten ve yenilgiden İttihatçıları sorumlu tutan İstanbul basınında aleyhte bir kampanyaya sebebiyet vermiştir. Basında yer alan yazılarda hem İttihatçılarla bir hesaplaşma hem de kaçışın detaylarını bulmak mümkündür.
Erol Kaya
Talat Bey halkçıdır, devrimcidir. Onun için bilimin ve ahlakın yol göstericiliği en önemli ilkelerdir. Savaşın en yoğun olduğu dönemde günümüze de ışık tutacak bir dersten söz ediyor. “Bu harbin bize telkin ettiği en büyük ders: Asri bir milletin bilhassa ilim ve ahlakla yükselebileceği kanaatidir.Milletlerin tecrübeleri açık bir surette gösteriyor ki bir memlekette kanun hâkimiyetinin temin edilebilmesi için evvel emirde ilmin ve ahlakın hâkimiyetinin temin edilmesi gerekir.” Nazırlığı sırasında seyahatler için aldığı harcırahların artanını iade edince görevli memur ne yapacağını şaşırıyor. Belli ki ilk kez böyle bir şeyle karşılaşıyor. Memur uygulamanın böyle olmadığını anlatmaya çalışıyor. Ama aldığı yanıt kesindir: “Ben hakkım olmayan parayı almam.” Talat Bey gibi daha niceleri...
Sevr, Ermeni meselesi ve o dönemde atılan adımlar kanıt ve gerekçeleriyle beraber…
Alıntı
İttihat ve Terakki Fırkasının üç önemli lideri Enver, Cemal ve Talat paşalar, Osmanlı Devleti'nin Birinci Dünya Savaşı'na girmesinde önemli rol oynamışlardı. Bu üç paşa, Birinci Dünya Savaşı boyunca da devlet yönetiminde büyük ölçüde söz sahibi olmuşlardı. Ancak Birinci Dünya Savaşı'ndan Osmanlı Devleti'nin yenilgi ile çıkması bu liderler için adeta sonun başlangıcı olmuştu. Mondros Ateşkes Anlaşması'nın imzalanmasını takip eden günler içerisinde bu üç lider İstanbul'u terk ederek yurtdışına çıktılar. Onların bu kaçışları, savaşa girmekten ve yenilgiden İttihatçıları sorumlu tutan İstanbul basınında aleyhte bir kampanyaya sebebiyet vermiştir. Basında yer alan yazılarda hem İttihatçılarla bir hesaplaşma hem de kaçışın detaylarını bulmak mümkündür.
Erol Kaya