Paul Celan ve Martin Heidegger - Tedirgin Sohbet 1951-1970

Stok Kodu:
9786051856063
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
392
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021-05
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%30 indirimli
190,00TL
133,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 16,26TL
9786051856063
863613
Paul Celan ve Martin Heidegger - Tedirgin Sohbet 1951-1970
Paul Celan ve Martin Heidegger - Tedirgin Sohbet 1951-1970
133.00

1945 sonrası Avrupa edebiyatının, özellikle de Alman dilinin en sarp ve son büyük şairi olan Paul Celan, hayatını Seine Nehri sularında noktaladığı 1970 Mayısı’nın son anına dek, ailesini ve akrabalarını katledenlerle paylaştığı bir anadilde yazıyor olmanın travmasıyla yaşamıştı. Kendisini “dünyaya fırlatılmış biri” diye niteleyen şair, Naziler eliyle kirletilmiş bir dilin Almanya’da savaştan sonra da hükmünü yürüttüğü inancıyla gönüllü ve bilinçli bir sürgün olarak Paris’te ömür sür(ü)dü…
Yazın seyri boyunca Heidegger’in sanat ontolojisinden yoğun etkiler devşiren Celan, yirmi yıl boyunca bilhassa dil tasavvuruna büyük bir hayranlık beslediği düşünürü Nazi geçmişinden ötürü kamusal bir özre teşvik edebilme arzusunu taşıdı. Hölderlin, Rilke, Trakl gibi ‘sezinç’ sahibi şairlere kuşatıcı bir bakışla eğilip felsefesinin (de) özünün “şiirde ve şiirle mukim” olduğunu ortaya koyan bir düşünür olarak Heidegger ise, Celan’ın şiirine on yılı aşkın bir süre boyunca büyük bir ilgi ve beğeniyle yaklaşmıştı. Bu zaman dilimi içerisinde mektuplaşmalar ve aracılarla süren diyalog, nihayet 1967 yılında yüz yüze görüşmeye evrildi.
Paul Celan ile fenomenolojik yaklaşımıyla modern düşünceyi köklü bir biçimde etkileyip dönüştüren, Nasyonel Sosyalist Parti üyesi ve taraftarı Martin Heidegger arasında 24-25 Temmuz 1967 tarihinde Todtnauberg’te gerçekleşen “loş” buluşma, 20.yüzyıl entelektüel tarihinin dönüm noktalarından biri kabul edilmektedir…

1945 sonrası Avrupa edebiyatının, özellikle de Alman dilinin en sarp ve son büyük şairi olan Paul Celan, hayatını Seine Nehri sularında noktaladığı 1970 Mayısı’nın son anına dek, ailesini ve akrabalarını katledenlerle paylaştığı bir anadilde yazıyor olmanın travmasıyla yaşamıştı. Kendisini “dünyaya fırlatılmış biri” diye niteleyen şair, Naziler eliyle kirletilmiş bir dilin Almanya’da savaştan sonra da hükmünü yürüttüğü inancıyla gönüllü ve bilinçli bir sürgün olarak Paris’te ömür sür(ü)dü…
Yazın seyri boyunca Heidegger’in sanat ontolojisinden yoğun etkiler devşiren Celan, yirmi yıl boyunca bilhassa dil tasavvuruna büyük bir hayranlık beslediği düşünürü Nazi geçmişinden ötürü kamusal bir özre teşvik edebilme arzusunu taşıdı. Hölderlin, Rilke, Trakl gibi ‘sezinç’ sahibi şairlere kuşatıcı bir bakışla eğilip felsefesinin (de) özünün “şiirde ve şiirle mukim” olduğunu ortaya koyan bir düşünür olarak Heidegger ise, Celan’ın şiirine on yılı aşkın bir süre boyunca büyük bir ilgi ve beğeniyle yaklaşmıştı. Bu zaman dilimi içerisinde mektuplaşmalar ve aracılarla süren diyalog, nihayet 1967 yılında yüz yüze görüşmeye evrildi.
Paul Celan ile fenomenolojik yaklaşımıyla modern düşünceyi köklü bir biçimde etkileyip dönüştüren, Nasyonel Sosyalist Parti üyesi ve taraftarı Martin Heidegger arasında 24-25 Temmuz 1967 tarihinde Todtnauberg’te gerçekleşen “loş” buluşma, 20.yüzyıl entelektüel tarihinin dönüm noktalarından biri kabul edilmektedir…

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat