Çok genç yaşta, 20 yaşında ölmüş olan Raymond Radiguet’den geriye çok az satır, çok az dize kaldı. İki roman, bir kitaba sığacak kadar şiir, birkaç sanat yazısı ve bir tiyatro oyunu: Pelikanlar. Ama Radiguet’nin ışığı fazlasıyla parlaktı. Çoğu bu ışığa tanık oldu. Onlardan biri, Jean Cocteau, yanına çırak olarak gelen bu özel dostunu, çok geçmeden ustası ilan etti. Pelikanlar, yirminci yüzyıl başı Paris’inde her biri kendi dünyasında, kendi hayalleri peşinde yaşayan bireylerin hikâyesidir. Radiguet’nin emsalsiz kaleminden çıkan satırlarıyla, sürrealizme uzanana yolun da bir parçasıdır Pelikanlar.
Çok genç yaşta, 20 yaşında ölmüş olan Raymond Radiguet’den geriye çok az satır, çok az dize kaldı. İki roman, bir kitaba sığacak kadar şiir, birkaç sanat yazısı ve bir tiyatro oyunu: Pelikanlar. Ama Radiguet’nin ışığı fazlasıyla parlaktı. Çoğu bu ışığa tanık oldu. Onlardan biri, Jean Cocteau, yanına çırak olarak gelen bu özel dostunu, çok geçmeden ustası ilan etti. Pelikanlar, yirminci yüzyıl başı Paris’inde her biri kendi dünyasında, kendi hayalleri peşinde yaşayan bireylerin hikâyesidir. Radiguet’nin emsalsiz kaleminden çıkan satırlarıyla, sürrealizme uzanana yolun da bir parçasıdır Pelikanlar.