Okuyacağınız sayfalarda riske giren kişiler anlatılacak, boğanın hem boynuzu hem tehdidinin farklı şekillerde boy gösterdiği eserler meydana getirirken hayatlarını olmasa da akıl sağlıklarını tehlikeye atanlar. Hermann Broch’un, “Kötü yazar sayılmasalar da düpedüz suçlu bunlar,” diye nitelediklerinin maskesini eskiden mümkün olmayan bir kolaylıkla düşürebilmemizi sağlayan kişileri hep beraber tanıyacağız.
Enrique Vila-Matas’ın ilk kez 1985’te yayımlanan efsanevi kitabı Portatif Edebiyatın Kısaltılmış Tarihi, kendilerine shandy ya da portatifler adını veren “taşınabilir edebiyat” düşkünlerinin kurduğu cemiyetin cüretkâr olduğu kadar talepkâr bir tarihçesi. Dadacılar gibi şakacı, fütüristler gibi aşırılığa meyilli, sürrealistler gibi düzenbaz bu topluluğun üyeleri arasında 20. yüzyılın ilk yarısına damgasını vuran pek çok isim var: Marcel Duchamp, Tristan Tzara, Aleister Crowley, Scott Fitzgerald, Walter Benjamin, Federico García Lorca, Man Ray, Berta Bocado, Maurice Blanchot, Francis Picabia, Georgia O’Keeffe… Yolları sabit denizaltılardan, dehlizlerden, Afrika’nın ücra köşelerinden ve Avrupa’nın kültür başkentlerinden geçen portatiflerin gerçek ve hayalî yaşamöyküleri arasındaki çizgi bir anlamda kısa ömürlü portatif edebiyatın da başlangıç ve bitiş çizgisi.
“Vila-Matas’ın eserleri beni müthiş etkiledi. Mizah anlayışına, edebiyatın her türüne dair inanılmaz birikimine, yazarlara olan tutkusuna ve edebî meseleleri hiç çekinmeden yazılarının birer bileşenine dönüştürebilmesine hayran kaldım.”
- Paul Auster
Okuyacağınız sayfalarda riske giren kişiler anlatılacak, boğanın hem boynuzu hem tehdidinin farklı şekillerde boy gösterdiği eserler meydana getirirken hayatlarını olmasa da akıl sağlıklarını tehlikeye atanlar. Hermann Broch’un, “Kötü yazar sayılmasalar da düpedüz suçlu bunlar,” diye nitelediklerinin maskesini eskiden mümkün olmayan bir kolaylıkla düşürebilmemizi sağlayan kişileri hep beraber tanıyacağız.
Enrique Vila-Matas’ın ilk kez 1985’te yayımlanan efsanevi kitabı Portatif Edebiyatın Kısaltılmış Tarihi, kendilerine shandy ya da portatifler adını veren “taşınabilir edebiyat” düşkünlerinin kurduğu cemiyetin cüretkâr olduğu kadar talepkâr bir tarihçesi. Dadacılar gibi şakacı, fütüristler gibi aşırılığa meyilli, sürrealistler gibi düzenbaz bu topluluğun üyeleri arasında 20. yüzyılın ilk yarısına damgasını vuran pek çok isim var: Marcel Duchamp, Tristan Tzara, Aleister Crowley, Scott Fitzgerald, Walter Benjamin, Federico García Lorca, Man Ray, Berta Bocado, Maurice Blanchot, Francis Picabia, Georgia O’Keeffe… Yolları sabit denizaltılardan, dehlizlerden, Afrika’nın ücra köşelerinden ve Avrupa’nın kültür başkentlerinden geçen portatiflerin gerçek ve hayalî yaşamöyküleri arasındaki çizgi bir anlamda kısa ömürlü portatif edebiyatın da başlangıç ve bitiş çizgisi.
“Vila-Matas’ın eserleri beni müthiş etkiledi. Mizah anlayışına, edebiyatın her türüne dair inanılmaz birikimine, yazarlara olan tutkusuna ve edebî meseleleri hiç çekinmeden yazılarının birer bileşenine dönüştürebilmesine hayran kaldım.”
- Paul Auster