Hepimiz, karanlık sırlarımızla yaşar dururuz. Her insan yüzünde bir maske takar, her nekadar fark etmesek de toplum tarafından şekilleniriz. Eğer bir kalem kağıt alıp içimizi dökebilsek, belki her şey daha farklı olabilirdi. Yasakların bile yasaklanabildiği bu dünyada,aslında kendimizi şekillendirmek bizim elimizde.Bazen en karanlık sırlarımızı açığavurduğumuzda daha özgür oluruz. Nitekim, sırlarımız kadar kirliyiz aslında.
Bu kitap, çığlıklar arasında yankılanan benim çığlığım. Lobotomi veya lökotomi eskidenuygulanan bir psikolojik tedaviydi, basitçe beyindeki hafıza merkezini koparmakla insanlar tedavi ediliyordu. İşte bu da benim lobotomim. Benim kurtuluşum diyebiliriz.
Hepimiz, karanlık sırlarımızla yaşar dururuz. Her insan yüzünde bir maske takar, her nekadar fark etmesek de toplum tarafından şekilleniriz. Eğer bir kalem kağıt alıp içimizi dökebilsek, belki her şey daha farklı olabilirdi. Yasakların bile yasaklanabildiği bu dünyada,aslında kendimizi şekillendirmek bizim elimizde.Bazen en karanlık sırlarımızı açığavurduğumuzda daha özgür oluruz. Nitekim, sırlarımız kadar kirliyiz aslında.
Bu kitap, çığlıklar arasında yankılanan benim çığlığım. Lobotomi veya lökotomi eskidenuygulanan bir psikolojik tedaviydi, basitçe beyindeki hafıza merkezini koparmakla insanlar tedavi ediliyordu. İşte bu da benim lobotomim. Benim kurtuluşum diyebiliriz.