Birbirinden ayrı ama aynı zamana sıkışıp kalmış insanların öyküleri...
“Kuyruk acına bir isim takıyorsun. Kaldırımlarda dengesiz, hedefsiz, çarpık yürüyüşünü bu isme yoruyorsun. Altı gece önce kalabalıklar arasında kaldırımda yürürken önünü kesip yüzüne hırlayan o köpek için bir hikâye yazmaya çalışıyorsun. Bunu uzun zamandır seni ciddiye alan tek kişi o olduğu için yapıyorsun.”
Kasım Hasan Ünal, anlarla örülü geçmişin, şimdiki zamana hükmeden yazgısını öyküleriyle anlatıyor. Duvarlar ve sokaklar arasında insanın kaçıp gitmek istediği yerin çoğu zaman kendi suskunluklarının olduğu gerçeği, belki de kelimeler eşliğiyle biraz daha yumuşuyor.
Birbirinden ayrı ama aynı zamana sıkışıp kalmış insanların öykülerini anlatan bu kitabı, sayfalar arasında kendinizle buluşuyormuşçasınaokuyacaksınız.
Birbirinden ayrı ama aynı zamana sıkışıp kalmış insanların öyküleri...
“Kuyruk acına bir isim takıyorsun. Kaldırımlarda dengesiz, hedefsiz, çarpık yürüyüşünü bu isme yoruyorsun. Altı gece önce kalabalıklar arasında kaldırımda yürürken önünü kesip yüzüne hırlayan o köpek için bir hikâye yazmaya çalışıyorsun. Bunu uzun zamandır seni ciddiye alan tek kişi o olduğu için yapıyorsun.”
Kasım Hasan Ünal, anlarla örülü geçmişin, şimdiki zamana hükmeden yazgısını öyküleriyle anlatıyor. Duvarlar ve sokaklar arasında insanın kaçıp gitmek istediği yerin çoğu zaman kendi suskunluklarının olduğu gerçeği, belki de kelimeler eşliğiyle biraz daha yumuşuyor.
Birbirinden ayrı ama aynı zamana sıkışıp kalmış insanların öykülerini anlatan bu kitabı, sayfalar arasında kendinizle buluşuyormuşçasınaokuyacaksınız.