Tasavvuf hikmetleri ve Evliya menkıbelerinin iki ana eseri vardır: Biri, Mevlana Cami Hazretlerinin “Nefahat“, öbürü de Şeyh Safiyüddin Hazretlerinin “Reşahat“ isimli kitapları... Bunlardan ilki, “Halkadan Pırıltılar“ isimli eserime malzeme kaynağı teşkil eder ve o kaynaktan söz ettiğim zülal, benim ruh kabımda şekillenir, renklenir ve böylece istiklalli bir mana kazanırken; sadece özleştirip aynen isimlendirdiğim “Reşahat“, asliyle sadeleştirdiğim bir nevi tercüme denemesi oluyor. Fakat öyle bir tercüme ki, müellifini benim Türkçem ve üslubumla ifadeye davet eder gibi bir şey...
Şeyh Safiyüddin Hazretleri’nin:
“Biçare Safi, sen tek ayağı yanmış bir köpeksin ki,
Üç ayağınla o şanlı kervanın ardında koşmaktasın“
Diye anlattığı gerçek hayat kahramanının arkasında, ben de Şeyh Safi’den sonra gelen köpeğim...
Tasavvuf hikmetleri ve Evliya menkıbelerinin iki ana eseri vardır: Biri, Mevlana Cami Hazretlerinin “Nefahat“, öbürü de Şeyh Safiyüddin Hazretlerinin “Reşahat“ isimli kitapları... Bunlardan ilki, “Halkadan Pırıltılar“ isimli eserime malzeme kaynağı teşkil eder ve o kaynaktan söz ettiğim zülal, benim ruh kabımda şekillenir, renklenir ve böylece istiklalli bir mana kazanırken; sadece özleştirip aynen isimlendirdiğim “Reşahat“, asliyle sadeleştirdiğim bir nevi tercüme denemesi oluyor. Fakat öyle bir tercüme ki, müellifini benim Türkçem ve üslubumla ifadeye davet eder gibi bir şey...
Şeyh Safiyüddin Hazretleri’nin:
“Biçare Safi, sen tek ayağı yanmış bir köpeksin ki,
Üç ayağınla o şanlı kervanın ardında koşmaktasın“
Diye anlattığı gerçek hayat kahramanının arkasında, ben de Şeyh Safi’den sonra gelen köpeğim...