Kadriye Türken, gırtlağına kadar kirlenmiş bir dünyanın üzerine mavi konfetiler serpiştirir. Öyle ya, denizin ve gökyüzünün maviliklerinin altında bunca kirlenmişliği nasıl temizler ki bu koca yaşlı dünya
elbette ki: Şiirle.
Güzel bir şey olmalı da yüreği bir bahar çiçeği kadar hafif, bir yaz dokunuşu kadar çılgındır, gelincikler gibi özgürlüğüne düşkün, kırılgan naif ve küskündür.
Tutar, olmadık şeyleri kendine dert eder birirktirir o dertleri bir tan atışında şiir yağmurlarına dönüştürür ve mavi mavi sözcük bulutlarından yağmaya başlayan yağmurla sarar içinizi ısıtır ve ıslanır kirpikleriniz bütün kirliliklerin üstünü örter maviliklerle.
Sesler sözlere dönüşürken sözler akılda kalır ve unutulmaz. "Bebeler yaşanılası aydınlık sabahlara doğsunlar" derken şiirlerinde doğayı börtü böceği çiçekleri ve çocukları dokur onlarla bezenir dünyası ve o sırça yüreği sevdalanır yaşama şiirler onun çiçekleridir soldurmaz hiç birini.
Güzel bir şey olmalı da dürüst ve cesur duyguların fakirleştiği, alın terinin yorgun düştüğü, yağmurların bile üşüdüğünü hissedeceksiniz doğadan bize kalan bir avuç şiirdir yüreğinizin duldasında kalacak olan yoksa nasıl dayanırsınız alçaklarla üç kagıtçılarla namussuzlarla aynı gögün altında soluk alıp vermeyi, ne zormuş meğer.
Güzel bir şey olmalı da insana dair her şeyi bulacaksınız kalıplara koymadan sınırlandırmadan, birilerine begendirme telaşına girmeden anlatır içini.
Bazen Kadriye'nin içinde ki küçük kız çocuğudur karşınızda ki, bazen bütün kimsesizleri yoksulları saran anaç kollarıdır sizi sımsıkı saracak olan durgun bir su gibidir bazen bazen çavlanından. çağlayanından düştüğünüz derin boşluklardır.
Bazen bir uçurum kıyısında açar bilinmezliklere sürükler sizi ama illa da illa sevgi diye tutturmuş yürek çırpınışlarında bulursunuz kendinizi bir yolculukta bulursunuz kendinizi şiirlerin mola vermediği bir diyarda acıkmışsınızdır, özlemişsinizdir. yalnızsınızdır bırakamazsınız elinizden çünkü biraz sizsiniz okuduğunuz bunu fark edersiniz.
Kadriye Türken dizeleri ile her zaman her yerde ve her insanda olmayı becerebiliyor. Hayatın içinde var olanı biliyor, çünkü kendisi de o hayatın tam orta yerinde duruyor. Bir gün bir pazar yeri kalabalığında bir yol kenarında beklerken, kimsesiz bir çocuğun başını okşarken rastlarsanız ona şaşırmayın sakın. biliyorum ki şatafatlı, abartılı, süslü püslü anlatımlardan hiç hoşlanmaz kitabını elinize alıp okuduğunuzda göreceksiniz ki yüreğinin ışığı evrene yayılıp bütün dünyayı sarsın isteyeceğiniz nadir insanlardan biridir.
Şiir yağmurları ile içimizi yıkayan Kadriye Türken'e çıktığı bu uzun yolculukta "ROTASIZ ŞİİRLER" ile umudu çoğaltarak gökyüzünün derin maviliklerinden bize şiir serpiştiren yüreğini kutluyor, yolun açık olsun dostum diyorum..
Kadriye Türken, gırtlağına kadar kirlenmiş bir dünyanın üzerine mavi konfetiler serpiştirir. Öyle ya, denizin ve gökyüzünün maviliklerinin altında bunca kirlenmişliği nasıl temizler ki bu koca yaşlı dünya
elbette ki: Şiirle.
Güzel bir şey olmalı da yüreği bir bahar çiçeği kadar hafif, bir yaz dokunuşu kadar çılgındır, gelincikler gibi özgürlüğüne düşkün, kırılgan naif ve küskündür.
Tutar, olmadık şeyleri kendine dert eder birirktirir o dertleri bir tan atışında şiir yağmurlarına dönüştürür ve mavi mavi sözcük bulutlarından yağmaya başlayan yağmurla sarar içinizi ısıtır ve ıslanır kirpikleriniz bütün kirliliklerin üstünü örter maviliklerle.
Sesler sözlere dönüşürken sözler akılda kalır ve unutulmaz. "Bebeler yaşanılası aydınlık sabahlara doğsunlar" derken şiirlerinde doğayı börtü böceği çiçekleri ve çocukları dokur onlarla bezenir dünyası ve o sırça yüreği sevdalanır yaşama şiirler onun çiçekleridir soldurmaz hiç birini.
Güzel bir şey olmalı da dürüst ve cesur duyguların fakirleştiği, alın terinin yorgun düştüğü, yağmurların bile üşüdüğünü hissedeceksiniz doğadan bize kalan bir avuç şiirdir yüreğinizin duldasında kalacak olan yoksa nasıl dayanırsınız alçaklarla üç kagıtçılarla namussuzlarla aynı gögün altında soluk alıp vermeyi, ne zormuş meğer.
Güzel bir şey olmalı da insana dair her şeyi bulacaksınız kalıplara koymadan sınırlandırmadan, birilerine begendirme telaşına girmeden anlatır içini.
Bazen Kadriye'nin içinde ki küçük kız çocuğudur karşınızda ki, bazen bütün kimsesizleri yoksulları saran anaç kollarıdır sizi sımsıkı saracak olan durgun bir su gibidir bazen bazen çavlanından. çağlayanından düştüğünüz derin boşluklardır.
Bazen bir uçurum kıyısında açar bilinmezliklere sürükler sizi ama illa da illa sevgi diye tutturmuş yürek çırpınışlarında bulursunuz kendinizi bir yolculukta bulursunuz kendinizi şiirlerin mola vermediği bir diyarda acıkmışsınızdır, özlemişsinizdir. yalnızsınızdır bırakamazsınız elinizden çünkü biraz sizsiniz okuduğunuz bunu fark edersiniz.
Kadriye Türken dizeleri ile her zaman her yerde ve her insanda olmayı becerebiliyor. Hayatın içinde var olanı biliyor, çünkü kendisi de o hayatın tam orta yerinde duruyor. Bir gün bir pazar yeri kalabalığında bir yol kenarında beklerken, kimsesiz bir çocuğun başını okşarken rastlarsanız ona şaşırmayın sakın. biliyorum ki şatafatlı, abartılı, süslü püslü anlatımlardan hiç hoşlanmaz kitabını elinize alıp okuduğunuzda göreceksiniz ki yüreğinin ışığı evrene yayılıp bütün dünyayı sarsın isteyeceğiniz nadir insanlardan biridir.
Şiir yağmurları ile içimizi yıkayan Kadriye Türken'e çıktığı bu uzun yolculukta "ROTASIZ ŞİİRLER" ile umudu çoğaltarak gökyüzünün derin maviliklerinden bize şiir serpiştiren yüreğini kutluyor, yolun açık olsun dostum diyorum..