12 Eylül 1980 tarihi, Türkiye’nin kendi gençliğine, ve geleceğine neleri reva gördüğünün tarihidir.
Cumhuriyetten sonra ortaya koyabildiğimiz en sahih gelecek tasavvuru, 12 Eylül öncesi gençliğinin gördüğü ‘rüya’ idi. Daha iyisini tasavvur edemedik.
Çünkü 12 Eylül bütün tasavvurlara ‘el koydu’. Muhayyileleri kilit altına aldı… Ve Türkiye’nin gençlik rüyasını yani umudunu yargıladı. Umut yargılanabilir mi yahu.? Yargıladılar işte.
Solda ve sağda umutlarının peşinde ’dağlar gibi gençler alemde perişan oldular.’
Hiçbirinin hikayesi yazılmadı. Yazılamadı. Belki de yazmaya kıyamadık. Bir hayal kırıklığı, bir kalp kırıklığı nasıl yazılabilirdi ki…
Elinizde tuttuğunuz bu metin, bu istikametteki bir arayışın metnidir.
12 Eylül 1980 tarihi, Türkiye’nin kendi gençliğine, ve geleceğine neleri reva gördüğünün tarihidir.
Cumhuriyetten sonra ortaya koyabildiğimiz en sahih gelecek tasavvuru, 12 Eylül öncesi gençliğinin gördüğü ‘rüya’ idi. Daha iyisini tasavvur edemedik.
Çünkü 12 Eylül bütün tasavvurlara ‘el koydu’. Muhayyileleri kilit altına aldı… Ve Türkiye’nin gençlik rüyasını yani umudunu yargıladı. Umut yargılanabilir mi yahu.? Yargıladılar işte.
Solda ve sağda umutlarının peşinde ’dağlar gibi gençler alemde perişan oldular.’
Hiçbirinin hikayesi yazılmadı. Yazılamadı. Belki de yazmaya kıyamadık. Bir hayal kırıklığı, bir kalp kırıklığı nasıl yazılabilirdi ki…
Elinizde tuttuğunuz bu metin, bu istikametteki bir arayışın metnidir.