Şah Mat 1820-1823 Osmanlı – İran Savaşı (Siyaset - Harekat – Lojistik / Organizasyon

Stok Kodu:
9786254085178
Boyut:
13.5x21
Sayfa Sayısı:
374
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023-05
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%30 indirimli
340,00TL
238,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 29,09TL
9786254085178
1295152
Şah Mat
Şah Mat 1820-1823 Osmanlı – İran Savaşı (Siyaset - Harekat – Lojistik / Organizasyon
238.00

Yüzyıllardır doğuda birbirleriyle siyasi ve askeri olarak mücadele eden Osmanlı ve İran devletleri, XIX.

yüzyılın ilk yarısına kadar ilişkilerini çatışma ekseninde yürüttü. Sınır aşiretleri ile ilgili yaşanan

uzlaşmazlık nedeniyle 1820 yılında başlayan savaş, Osmanlı ve İran arasında geçmişten bu yana yaşanan

mücadelelerin askeri anlamdaki nihai safhasıydı. İran’da 1796 yılında hâkimiyet kuran Türk hanedanı

Kaçarlar, 1820-1823 yılları arasında üç yıl, şark ve Bağdat cephesinde Osmanlılar ile savaştı. 1820-1823

Osmanlı-İran Savaşı, 1826 yılında Yeniçeri Ocağı’nın kaldırılmasından önce gerçekleşen son savaştı.

Askerî tarih çalışmaları ekseninde bakıldığında bu savaş, Sultan II. Mahmud’un modern bir düzenli ordu

kurma teşebbüsü sayılan Asâkir-i Mansure-i Muhammediye ordusunun teşkili öncesinde Osmanlı

ordusunun harp kabiliyetini ve yapısını gözler önüne sermekteydi. Savaş ekseninde Osmanlı ordusunun

harekât, lojistik-ikmal ve seferberlik faaliyetleri, ilk defa bu çalışma kapsamında değerlendirildi. 1820-1823

Osmanlı ve İran Savaşı ayrıca, iki ülke arasında yapılan savaşların da sonuncusuydu. XIX. yüzyılın büyük

güçleri İngiltere ve Rusya arasındaki rekabetten dolayı yara alan Osmanlı-İran ilişkileri, bu savaş sonucunda

imzalanan I. Erzurum Antlaşması neticesinde büyük oranda silahlı çatışmanın yaşanmadığı bir sürece girdi.

Antlaşmada yer alan birçok hüküm, doğuda yaşanıp bugüne kadar uzanan sorunlara çözüm getirdi. Bu

çözümler, başta iki ülke sınırlarının tanzim edilmesi, ticaretin geliştirilmesi ve devletlerarası ilişkilerde

mezhep temalı siyasetin bir kenara bırakılması olarak temayüz etti. Türk diplomasi tarihinde önemli bir

merhale sayılan I. Erzurum Antlaşması ve bu antlaşmasının onay sürecinde yaşanan diplomatik krizler de

bu çalışmada ayrıntılarıyla ele alındı.

Yüzyıllardır doğuda birbirleriyle siyasi ve askeri olarak mücadele eden Osmanlı ve İran devletleri, XIX.

yüzyılın ilk yarısına kadar ilişkilerini çatışma ekseninde yürüttü. Sınır aşiretleri ile ilgili yaşanan

uzlaşmazlık nedeniyle 1820 yılında başlayan savaş, Osmanlı ve İran arasında geçmişten bu yana yaşanan

mücadelelerin askeri anlamdaki nihai safhasıydı. İran’da 1796 yılında hâkimiyet kuran Türk hanedanı

Kaçarlar, 1820-1823 yılları arasında üç yıl, şark ve Bağdat cephesinde Osmanlılar ile savaştı. 1820-1823

Osmanlı-İran Savaşı, 1826 yılında Yeniçeri Ocağı’nın kaldırılmasından önce gerçekleşen son savaştı.

Askerî tarih çalışmaları ekseninde bakıldığında bu savaş, Sultan II. Mahmud’un modern bir düzenli ordu

kurma teşebbüsü sayılan Asâkir-i Mansure-i Muhammediye ordusunun teşkili öncesinde Osmanlı

ordusunun harp kabiliyetini ve yapısını gözler önüne sermekteydi. Savaş ekseninde Osmanlı ordusunun

harekât, lojistik-ikmal ve seferberlik faaliyetleri, ilk defa bu çalışma kapsamında değerlendirildi. 1820-1823

Osmanlı ve İran Savaşı ayrıca, iki ülke arasında yapılan savaşların da sonuncusuydu. XIX. yüzyılın büyük

güçleri İngiltere ve Rusya arasındaki rekabetten dolayı yara alan Osmanlı-İran ilişkileri, bu savaş sonucunda

imzalanan I. Erzurum Antlaşması neticesinde büyük oranda silahlı çatışmanın yaşanmadığı bir sürece girdi.

Antlaşmada yer alan birçok hüküm, doğuda yaşanıp bugüne kadar uzanan sorunlara çözüm getirdi. Bu

çözümler, başta iki ülke sınırlarının tanzim edilmesi, ticaretin geliştirilmesi ve devletlerarası ilişkilerde

mezhep temalı siyasetin bir kenara bırakılması olarak temayüz etti. Türk diplomasi tarihinde önemli bir

merhale sayılan I. Erzurum Antlaşması ve bu antlaşmasının onay sürecinde yaşanan diplomatik krizler de

bu çalışmada ayrıntılarıyla ele alındı.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat