Suriye'deki savaş nedeniyle Türkiye'ye sığınan bir ailenin beş çocuğundan geriye kalanlardı Said ve Shaya. Anne ve babalarıyla Ankara’da derme çatma bir eve yerleştiklerinde acıları hala tazeydi.
Ama ne olursa olsun onlar yine de çocuktu, mutluluğu hemen yakalayabilirlerdi.
Neslihan Semiz Said ve Shaya’da, savaşı, yaşanan kayıpları, vatansızlığı, mülteciliği sorgularken, aynı zamanda insan olmanın, insan kalabilmenin, en önemlisi de insanlığın iyi hallerini anlatıyor bizlere.
"İki kardeş “Neden?” diye sorsaydı, ne cevap verecektik? Yıldızları biz mi serptik geceye? Dağlara gelincikleri biz mi ektik? Yaprağa yeşili, buğdaya sarıyı biz mi verdik?
Sahi ne diyecektik? Bir su damlasıyken fırtına olma hevesimize… Sizi derinden sarsacak şahane bir hikaye.
- Ahmet Ümit
Suriye'deki savaş nedeniyle Türkiye'ye sığınan bir ailenin beş çocuğundan geriye kalanlardı Said ve Shaya. Anne ve babalarıyla Ankara’da derme çatma bir eve yerleştiklerinde acıları hala tazeydi.
Ama ne olursa olsun onlar yine de çocuktu, mutluluğu hemen yakalayabilirlerdi.
Neslihan Semiz Said ve Shaya’da, savaşı, yaşanan kayıpları, vatansızlığı, mülteciliği sorgularken, aynı zamanda insan olmanın, insan kalabilmenin, en önemlisi de insanlığın iyi hallerini anlatıyor bizlere.
"İki kardeş “Neden?” diye sorsaydı, ne cevap verecektik? Yıldızları biz mi serptik geceye? Dağlara gelincikleri biz mi ektik? Yaprağa yeşili, buğdaya sarıyı biz mi verdik?
Sahi ne diyecektik? Bir su damlasıyken fırtına olma hevesimize… Sizi derinden sarsacak şahane bir hikaye.
- Ahmet Ümit