William Shakespeare ile Yunus Emre arasında bir fark yok desem. Herhâlde bu “yazar ne anlatıyor” diye şairler meclisinden aforoz edilebilirim. Lakin ilk defa okuyucunun önüne bir şiir kitabıyla çıktığım için kendimi şair olarak gördüğüm söylenemez. Kendi naçizane görüşüm marifet şair olmakta değildir; marifet büyük şair olmaktadır!... Neden bizim Yunus ile Shakespeare arasında bir fark yok? İkisi de “olmak” kelimesini yaşam felsefesi haline getirdi de ondan. Bütün hayatları boyunca “olmak” için mücadele edip yazdılar. Birisi “olmak ya da olmamak işte bütün mesele bu” diyerek oldu. Diğeri “hamdım, piştim, yandım” diyerek oldu. Sonuç olarak ikisi de büyük şair oldu. Felsefi anlamda yanaştığım bu düşünce kitabın isminde de tezahür etmesini istedim. Bu yüzden daha şair değil (büyük şair) ama şair gibi anlamını okuyucuya empoze edecek olan “Şairane” ismini tercih ettim. Zaman olup olmayacağımızı bize gösterecektir. Bizim Yunus’un ifadesiyle “Olanlar olacak ölenler ölecek” …
William Shakespeare ile Yunus Emre arasında bir fark yok desem. Herhâlde bu “yazar ne anlatıyor” diye şairler meclisinden aforoz edilebilirim. Lakin ilk defa okuyucunun önüne bir şiir kitabıyla çıktığım için kendimi şair olarak gördüğüm söylenemez. Kendi naçizane görüşüm marifet şair olmakta değildir; marifet büyük şair olmaktadır!... Neden bizim Yunus ile Shakespeare arasında bir fark yok? İkisi de “olmak” kelimesini yaşam felsefesi haline getirdi de ondan. Bütün hayatları boyunca “olmak” için mücadele edip yazdılar. Birisi “olmak ya da olmamak işte bütün mesele bu” diyerek oldu. Diğeri “hamdım, piştim, yandım” diyerek oldu. Sonuç olarak ikisi de büyük şair oldu. Felsefi anlamda yanaştığım bu düşünce kitabın isminde de tezahür etmesini istedim. Bu yüzden daha şair değil (büyük şair) ama şair gibi anlamını okuyucuya empoze edecek olan “Şairane” ismini tercih ettim. Zaman olup olmayacağımızı bize gösterecektir. Bizim Yunus’un ifadesiyle “Olanlar olacak ölenler ölecek” …