“Küçük bir kız, nasıl bir namus anlayışının kahramanı olur ve bu anlayışı benimseyerek kendisini, ‘Bu kaderimmiş!' mantığının içinde bulurdu… Kendi çocuğumdan çok daha küçük bir kız, kumam olmak üzereydi.”
Bazı törelerin insan hayatının içinde körü körüne olmasının hiçbir mantığı yoktur. Bazı töreler de hayatı kolaylaştırmak yerine daha da zora sokar; yazılı kanunmuş ya da Allah'ın emriymiş gibi sahiplenilir. Anadolu'nun birçok yerinde bu akıl dışı olaylar yaşanıyor. Bunları yaşayanlar ve ona sıkı sıkıya sahip çıkanlar, büyük şehirlere geldiklerinde köylerinde yaptıklarının tam tersini yaparak ne töreyi ne de geleneklerini hatırlıyorlar; çünkü işin aslı, tamamen, “Elâlem ne der?” mantığıydı. Büyük şehirlerde kimse, “Elâlemi” tanımadığı için töreyi de tanımıyordu.
“Küçük bir kız, nasıl bir namus anlayışının kahramanı olur ve bu anlayışı benimseyerek kendisini, ‘Bu kaderimmiş!' mantığının içinde bulurdu… Kendi çocuğumdan çok daha küçük bir kız, kumam olmak üzereydi.”
Bazı törelerin insan hayatının içinde körü körüne olmasının hiçbir mantığı yoktur. Bazı töreler de hayatı kolaylaştırmak yerine daha da zora sokar; yazılı kanunmuş ya da Allah'ın emriymiş gibi sahiplenilir. Anadolu'nun birçok yerinde bu akıl dışı olaylar yaşanıyor. Bunları yaşayanlar ve ona sıkı sıkıya sahip çıkanlar, büyük şehirlere geldiklerinde köylerinde yaptıklarının tam tersini yaparak ne töreyi ne de geleneklerini hatırlıyorlar; çünkü işin aslı, tamamen, “Elâlem ne der?” mantığıydı. Büyük şehirlerde kimse, “Elâlemi” tanımadığı için töreyi de tanımıyordu.