Satış sözleşmesinin kurulduğu sırada var olan, üçüncü kişiye ait bir hak nedeniyle satılanın tamamı veya bir kısmının alıcının elinden alınması durumunda alıcıya özel koruma imkanı sağlayan satıcının zapttan doğan sorumluluğu TBK’nın 214 vd. maddelerinde düzenlenmiştir.
Alıcı, zapt tehlikesini sözleşmenin yapıldığı sırada biliyor ise satıcının bu durumu ayrıca üstlenmemesi halinde alıcı zapttan doğan sorumluluk hükümlerinden yararlanamaz.
Satıcının üçüncü kişinin hakkını gizlemesi durumunda ise, sorumluluğun kaldırılması ya da sınırlandırılması yönünde akdedilen sözleşmeler kesin olarak hükümsüzdür. Satış sözleşmesinde satım konusunun üçüncü kişi tarafından zaptı halinde zaptın sonuçları bakımından Türk Borçlar Kanunu iki hükme yer vermiştir. Bunlardan ilki üçüncü kişinin satım konusunu tamamen zaptı halinde uygulanacak olan TBK m. 217, ikincisi ise kısmi zapt halinde uygulanacak olan TBK m. 218 hükmüdür. İki hüküm arasındaki ilişkinin ve bu hükümlerin diğer hükümlerle olan ilişkisinin ortaya konulması suretiyle satış sözleşmesinde zaptın sonuçlarının incelenmesi gerekmektedir.
TBK m. 217. hükmünde satış konusunun zaptı halinde sözleşmenin sona ereceği belirtilmekle satıcının sorumluluğu düzenlenmiş, bu sorumluluk kapsamında alıcı ve satıcının iade taleplerine yer verilmiştir. TBK m. 217/2 hükmünde satıcı aleyhine kusur karinesi getirilerek satıcının kusurlu olmadığını ispat etmedikçe doğan diğer zararlardan da sorumlu olacağı belirtilmiştir.
TBK m. 218 hükmünde satış konusunun kısmen zaptı halinde doğacak sonuçlar düzenlenmiştir. Birinci fıkrada, satıcının alıcının uğradığı zararları tazminle yükümlü olduğu, ikinci fıkrada ise tam zapttan farklı olarak sözleşmenin sona ermesi için mahkeme kararının gerektiği belirtilmiştir.
Satış sözleşmesinin kurulduğu sırada var olan, üçüncü kişiye ait bir hak nedeniyle satılanın tamamı veya bir kısmının alıcının elinden alınması durumunda alıcıya özel koruma imkanı sağlayan satıcının zapttan doğan sorumluluğu TBK’nın 214 vd. maddelerinde düzenlenmiştir.
Alıcı, zapt tehlikesini sözleşmenin yapıldığı sırada biliyor ise satıcının bu durumu ayrıca üstlenmemesi halinde alıcı zapttan doğan sorumluluk hükümlerinden yararlanamaz.
Satıcının üçüncü kişinin hakkını gizlemesi durumunda ise, sorumluluğun kaldırılması ya da sınırlandırılması yönünde akdedilen sözleşmeler kesin olarak hükümsüzdür. Satış sözleşmesinde satım konusunun üçüncü kişi tarafından zaptı halinde zaptın sonuçları bakımından Türk Borçlar Kanunu iki hükme yer vermiştir. Bunlardan ilki üçüncü kişinin satım konusunu tamamen zaptı halinde uygulanacak olan TBK m. 217, ikincisi ise kısmi zapt halinde uygulanacak olan TBK m. 218 hükmüdür. İki hüküm arasındaki ilişkinin ve bu hükümlerin diğer hükümlerle olan ilişkisinin ortaya konulması suretiyle satış sözleşmesinde zaptın sonuçlarının incelenmesi gerekmektedir.
TBK m. 217. hükmünde satış konusunun zaptı halinde sözleşmenin sona ereceği belirtilmekle satıcının sorumluluğu düzenlenmiş, bu sorumluluk kapsamında alıcı ve satıcının iade taleplerine yer verilmiştir. TBK m. 217/2 hükmünde satıcı aleyhine kusur karinesi getirilerek satıcının kusurlu olmadığını ispat etmedikçe doğan diğer zararlardan da sorumlu olacağı belirtilmiştir.
TBK m. 218 hükmünde satış konusunun kısmen zaptı halinde doğacak sonuçlar düzenlenmiştir. Birinci fıkrada, satıcının alıcının uğradığı zararları tazminle yükümlü olduğu, ikinci fıkrada ise tam zapttan farklı olarak sözleşmenin sona ermesi için mahkeme kararının gerektiği belirtilmiştir.